ويكيبيديا

    "من النوع الذي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir tip
        
    • tiplerden
        
    • türden bir
        
    • bir tipe
        
    • birine
        
    • tipte bir
        
    • bir adam
        
    • tipte biri
        
    • türden biri
        
    • bir kız
        
    • tiplerse
        
    • insanlar
        
    • türde bir
        
    • edecek biri
        
    • yapacak biri
        
    Aslında benim araştırmam da Riley'yi destekliyor. Dracula saklanacak bir tip değil. Open Subtitles في الحقيقة رأيي يدعم رأي رايلي دراكولا ليس من النوع الذي يختبئ
    Hayır. Ben duyarlı biriyim, şu kitap düşkünü tiplerden. Sen çaldın mı? Open Subtitles لا ، أنا حساس ، من النوع الذي يحب الكتب أنتِ ؟
    Biri bana senin çiçek veren türden bir adam olmadığını söyledi. Open Subtitles شيئ يخبرني انك لست من النوع الذي يحضر الزهور
    Yüzmeyi seven bir tipe benziyorsun. Open Subtitles تبدو من النوع الذي يعشق السباحة، أليس كذلك؟
    Babası prezervatif kullanan birine benziyor. Open Subtitles الأب يبدو من النوع الذي يستخدم الواقي الذكري
    Yani, senin çıkacağın tipte bir erkek çünkü sen çıktın ama ben? Open Subtitles إنه من النوع الذي تخرجين معه أنت و قد فعلت أما أنا لا
    Bir erkeğin yanında olmasını isteyebileceği bir adam çünkü dürüst biri bilirsiniz. Open Subtitles هو من النوع الذي يحب الناس أن يتقربوا إليه لأنه يملك الإستقامة...
    Ve kendinin evlenilecek tipte biri olmadığını anladın. Open Subtitles أنت قررت أنك ليس من النوع الذي يؤمن بالزواج
    Babam da bir askerdir, ama sebepsiz yere insanların kıyafetlerini alacak türden biri değildir. Open Subtitles لكنه ليس من النوع الذي يأخذ ملابس الناس من دون سبب
    Kendisi kötü haberleri pek iyi karşılayan bir tip değildir. Open Subtitles إنه ليس من النوع الذي يتقبل الأخبار السيئة بشكل بسيط.
    İhanet edecek bir tip olmadığını biliyorum ama her ihtimale karşı kendimi sigortalattım. Open Subtitles اعلم أنك لست من النوع الذي يخون لكن, لقدّ آمنت نفسي فى القضية
    Sonra her şeyi sattım ve taşındım, işte o zaman o mankafanın evlenilecek bir tip olmadığı ortaya çıktı. Open Subtitles وبعد ذلك بعد ان بعت كل شئ و انتقلت هنا قرر الأحمق أنه ليس من النوع الذي يتزوج اووووه
    Chris evli ve çocuğu var. Karısını aldatan tiplerden değildir. Open Subtitles كريس متزوج لديه اطفال ليس من النوع الذي يخون زوجته
    Şey tamam, sanırım "biz" hoşça kal öpüşmesi yapan tiplerden değildik. Open Subtitles حسناً, إذن أعتقد أننا لسنا من النوع الذي يقبل قبلة الوداع
    Keşke Bill bebeğinin fotoğraflarını gösterip caka satan tiplerden olsaydı. Open Subtitles أتمنى أنْ يكون بيل من النوع الذي يحب صـــور الأطفـــال.
    Bırakmak istedi, ancak öyle aklına esince bırakabileceğin türden bir iş değildi. Open Subtitles لقد اراد الابتعاد ولكن عمله ليس من النوع الذي يتركه بسهوله
    Ben senin gibi birini etkileyebilmek için yaptığı kötü şeyleri gizleyebilecek türden bir adam değilim. Open Subtitles انا لست من النوع الذي يخفي ماهيّته ليُعجب به شخص ما حتى لو كانت ماهيتي تظهرني بصورة سيئة امام شخص مثلك
    Baskı altında boyun eğecek bir tipe benzemiyor. Open Subtitles لايبدوا أنه من النوع الذي يرضخ تحت الضغوط
    Duştaki keş çek bozduracak cinsten birine benzemiyordu. Open Subtitles لايبدو المدمن الذي في الدش من النوع الذي يصرف شيكات رواتب
    O kimsenin önünde duracak tipte bir adam değil. Open Subtitles وقال إنه ليس رجلاً من النوع الذي يمكنه أن يواجه أمام أي أحد
    Senin bu tarz bir adam değilsin ama benim için maç sayısı. Open Subtitles أنت من المرجح من النوع الذي لا يستاء من مثل هذه الأمور لكن بالنسبة لي فالأمر مؤثر
    Faydaların olabilir, ama sen çoçuklarımın çevresinde olmasını istediğim tipte biri değilsin. Bunun kalbimi kıracağını da nerden çıkardın? Open Subtitles قد يكون لك فوائد لكن لست رجلاً من النوع الذي أريده مع أطفالي ما الذي جعلك تعتقدين أن هذا قد يؤذي مشاعري؟
    Şirketlerin en az ihtiyaç duyacağı türden biri. Open Subtitles انه من النوع الذي لا تحتاجه أي شركة في أي مكان
    Böyle bir adama, senin gibi bir kız birşeyler öğretebilir. Open Subtitles وهو من النوع الذي يمكن للفتاة تعليمه بعض الحركات الجديدة
    Dahası, ya müşterileri bekletilmeyi sevmeyen tiplerse? Open Subtitles بالإضافة إلى ذلك, ماذا لو أن زبائنه لم تكن من النوع الذي يبقى في الانتظار ؟
    Ortaklarım üstlerine işemek isteyeceğin insanlar değillerdir! Open Subtitles شركائي ليسوا من النوع الذي يمكنك أن تعبث معه لا تقل شيئاً آخر
    Zambaklar fazla feminen. Bir kadına alınacak türde bir çiçek. Open Subtitles لكن زهور الزنبق، إنها أنثوية من النوع الذي تقدّمه لإمرأة
    Zaten kolay pes edecek biri de değildir. Gece gündüz takip eder. Open Subtitles إنها ليس من النوع الذي ييأس ستقوم بمطاردتك ليلا نهار
    Gammazlık yapacak biri değilim fakat bir tutukluyu serbest bırakmakla hata etmiş olabilirsiniz. Open Subtitles حسنا أنا لست من النوع الذي يفضح أصدقاؤه ولكن اعتقد أنكِ أخطأتي بإطلاقك صراحك لمجرمة بالخطأ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد