ويكيبيديا

    "من طائرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir uçaktan
        
    • bir uçakla
        
    • uçaktan falan
        
    • uçaktan aşağı
        
    • kargo uçağıyla
        
    Mach 2'den daha hızlı seyreden bir uçaktan bilinmeyen ses izi. Open Subtitles أثر صوتى مجهول من طائرة تسافر بسرعة تزيد عن ماك 2
    Ancak yükseklik korkum olmasına rağmen Geçenlerde kendimi başka bir insana iple bağladım ve 12000 feet'teki bir uçaktan atladım. TED لذا ورغم أنني أخاف من المرتفعات، قمت مؤخراً بربط نفسي مع شخص آخر وقفزت من طائرة من على إرتفاع 12 ألف قدم.
    bir uçaktan atladınız, genelevin penceresinden değil. Open Subtitles أنك ستقفز من طائرة وليس من نافذة منزل دعارة، أعد الكرَة
    Her yerimiz pislik içinde, bir uçakla yere düştük ve büyükannem Oxnard'da ölüyor. Open Subtitles كلنا ملطخون بالأوساخ وسقطنا من طائرة .. وجدتنا تحتضر في أوكسنارد
    Hem kız uçaktan falan düşerse de bırak düşsün zaten. Open Subtitles أجل ، و إذا حدث أن سقطت من طائرة فقط اتركها تسقط
    Siz yer farelerinin neden şahane bir uçaktan aşağı atlamak istediğine aklım ermiyor. Open Subtitles لم أفهم قط، لماذا تريدون يا مُحطمي الحصى القفز من طائرة جيدة ...
    Swaziland'dan Hercules tipi bir kargo uçağıyla havalanacağız ve Ruanda üzerinde atlayacağız. Open Subtitles سوف نسافر من سوازيلاند هنا وسوف نقفز من طائرة حمل نوع هيركوليز لها جدول طيران محدد في راواندا
    Sabırlı ol... Hayır, sanki ben onun bir uçaktan atlamasını istiyorum... Open Subtitles ليس كأني سأجعله يقفز من طائرة أو شيئاً كهذا.
    Yanan bir uçaktan 54 kişiyi kurtaran adam, genç bir... Open Subtitles الرجل الذى أنقذ 54 شخصاً .. من طائرة محترقة أيقظ طفلاً من غيبوبته
    20,000 feet yükseklikte bir uçaktan atlıyorsun paraşüt açılmazsa, haberlerim var: Open Subtitles تقفز من طائرة على إرتفاع 20 ألف قدم في الجو، ولا ينفتح المنطاد، أحمل لك أنباءاً:
    Beni bırakması, bir uçaktan boynumda örsle atmasından daha fazla etkilemedi. Open Subtitles حسنا.هي لم تفعل الكثير لتتركني اذهب كما لو انها رمتني من طائرة مع عقد سندان
    bir uçaktan düşüp betona çarpmak gibi bir şey. Open Subtitles إنه مثل السقوط من طائرة و الإصطدام بالخرسانة
    Dün bir uçaktan Amerikan denizcisinin cesedi atıldı. Open Subtitles حسناً، بالأمس جثة جندي بحري أمريكي سقطت من طائرة.
    Gittikçe... 30 bin fitten, bir uçaktan atlamak zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي أن أقفز من طائرة على ارتفاع 30 ألف قدم
    bir uçaktan, 4,500 metre yüksekten paraşütle atlamak. Open Subtitles ان اقفز بالمطلة من طائرة على ارتفاع 15الف قدم
    bir uçaktan dışarı çıkınca neredeyse çıplaksınızdır. TED عندما تخرج من طائرة تكون شبه عاري.
    Öyleyse uçuşun başlangıcında bir uçaktan ya da helikopterden atlayıp dalışa geçiyorsunuz ve motorları hızlandırıyorsunuz ve de böylece havanın ortasında kalkış yapıyorsunuz. TED ب.ج. : إذن فبداية رحلة الطيران هي في الواقع القفز من طائرة او هيليكوبتر، ثم تقوم بالغطس في الهواء و تسرع المحركات، ثم تقلع في مكان ما في وسط الجو.
    (Kahkaha) Sonra Dünya'ya düşmeye başlıyoruz ve tam anlamıyla nefesim kesiliyor ve diyorum ki ''Ben az önce harika bir uçaktan bilerek atladım.'' TED ثم هبطنا إلى الأرض، وفقدت أنفاسي حرفيا عندما نظرت إلى الأرض، قلت "سقطت للتو من طائرة ممتازة عن قصد"
    Bizi izliyorlarsa, bunu bir uçakla yapıyorlardır. Open Subtitles لو كانوا يراقبوننا ، فإنهم يفعلون ذلك من طائرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد