Benimle yatmanın nasıl olduğunu uzun Bir süredir merak ediyormuşsun gibi konuştun. | Open Subtitles | تقول هذا كأنك تتسائل من مدة إذن تعتقدين أننى أستمتع بالنوم معكٍ |
Swoop'u gördün mü? Bir süredir görmedim. Galiba o çılgın piç sokaklarda yaşamaya başladı. | Open Subtitles | ليس من مدة طويلة ، ظننت أن الوغد المجنون يعيش في الطرقات |
Uzun zaman önce taşındım. İyi bir şey yapmış yerlisiyim buranın diyebilirim. | Open Subtitles | انتقل من مدة طويلة يمكن ان تقولي اني فتاة محلية تبلي جيدا |
Çok uzun zaman önce değildi, amcam 6 yaşındaki kuzenime mısır gevreği vermeye kalkmış. | TED | بالمناسبة ليس من مدة طويلة .. عرض عمي على ابنه البالغ من العمر 6 سنوات حبوب الافطار |
Bunu senden rica ediyorum çünkü burası tehlikeli bir bina, bir kaç soygun olmuş ve kısa bir süre önce bir kadın tecavüze uğramış, ve-- | Open Subtitles | انا اطلب منك هذا فقط لان هذا مبنى خطير وكان يوجد بعض السرقات , وهناك امراة قد اغتصبت من مدة ليست ببعيدة , و.. |
Böyle konuları yabancılarla tartışmamayı öğrenecek kadar uzun. | Open Subtitles | من مدة طويلة كافية لاتعلم أن لا اناقش مثل هذه الأمور مع الغرباء |
Benim işim bu. Haydi, beni ne zamandır tanıyorsun? | Open Subtitles | إنه ما أفعله , أعني , هيّا لقد عرفتيني من مدة طويلة |
İstediğin bu muydu, onca yaptığıma rağmen... Uzun zamandır mı berabersiniz? | Open Subtitles | افعلي ما شئت فهذا ما تفعلينه من مدة طويلة |
Kurban uluslararası suçlar veri tabanında, Bir süredir onun peşindeydik.. | Open Subtitles | الضحية لها صلة بـقاعدة البيانات للأغتيالات الدولية لذلك كنا نتابعه من مدة |
Kaynağın neden Bir süredir saldırmadığı anlaşıldı. | Open Subtitles | هذا يفسر لماذا لم يهاجمكم المصدر من مدة |
Aslında Bir süredir sormak istiyorum ama... | Open Subtitles | حسناً , في الحقيقة كنت اود ان اسألك هذا من مدة ... |
Yerine biri gerek ve Bir süredir gözüm sende. | Open Subtitles | المنصب شاغر وانا عيني عليك من مدة |
Ama onu uzun zaman önce İnsan Oğulları'na kaptırmıştım ve şimdi kendimi göstermek için hiçbir sebep yoktu. | Open Subtitles | ولكني فقدتها من مدة طويلة مع الآدميين ولا أري سبباً لأريدها بعد الآن |
Bunu çok uzun zaman önce yapmam gerekirdi. | Open Subtitles | شيئاً ما كان يجب أن أقوم به من مدة طويلة |
Uzun zaman önce bir şeye başladım... Yaptım da... Yaptım, bu doğru, yaptım. | Open Subtitles | بدأتُ شيئاً من مدة طويلة، لقد فعلت، هذا صحيح، فعلت. |
Bence bunu çok uzun süre önce yapmalıydık. | Open Subtitles | أظن بأنه كان يجب أن نفعل هذا من مدة طويلة |
Çok kısa bir süre önce buradalarmış, en azından bir düzine çocuk. | Open Subtitles | لقد كانوا هنا ليس من مدة طويلة على الأقل دستة أولاد لا أهتم بعدد الأولاد، كم عدد الرجال؟ |
Sence bu kadar uzun süredir yazıştığımız halde nedense bana bunu söylemeyi ihmal etmen garip değil mi? | Open Subtitles | ألا تظن أنه غريب أننا نتبادل الرسائل من مدة طويلة وتجاهلت أن تخبرني بهذا، بطريقة ما |
Bu simülasyon ne zamandır var? | Open Subtitles | كم من مدة تشتغل هذه المحاكاة ؟ |
Bu adam, aslında Uzun zamandır beğendiğim ilk kişi ve bu huysuzluğuna devam edersen, seni öldürürüm! | Open Subtitles | هذا هو الشخص الوحيد الذى أعجبت به بالفعل من مدة طويلة و لو واصلت فى تعكير مزاجنا, سأقتلك |
Şunu farkettim ki pişirme süresini uzattığınızda kanserojen madde miktarı da hızla artıyor. | TED | ,و قد وجدت أنه عندما تزيد من مدة الطهي .تزيد كمية المواد المسرطنة بشكل سريع |