Selam, az önce New York'tan geldik ve sorumluyu arıyoruz. | Open Subtitles | مرحبا، لقد دخلنا فقط من نيويورك ونحن نبحث عن مشرف |
ayrıca o adamı New York'tan getirip şahitlik etmesini sağlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني القول أيضا أنني سآتي بهذا الرجل بالطائرة من نيويورك |
New York'tan buraya cinayetleri ve yerel uzmanları incelemek için gelmiş. | Open Subtitles | هي تحلق قادمه من نيويورك لتغطية جرائم القتل وبعض الخبراء المحليين. |
O bir New York'lu, at sineği taksilerde bulunmaz ki. | Open Subtitles | انها من نيويورك لن تستطيع التمييز بين القرادة وسيارة الاجرة |
Bu da farklı bir düşünce, bizim liseler arası değişim programlarımız var. Burada New York'dan dışarı çıkan öğrenciler var. | TED | ولكن أيضاً، هنالك فكره آخري لدينا -- هو برنامج تبادل الطلاب حيث هناك طلبة بذهبون من نيويورك إلي خارج الحدود، |
Afedersin de, New York'tan onca yolu bunu bana söylemek için mi geldin? | Open Subtitles | عُذراً، سافرتِ جواً كل هذه المسافة من نيويورك إلى هنا لتقولي لي هذا؟ |
CA: Sanırım yakın zamanda New York'tan Long Beach'e yolcu taşımayı planlamıyorsunuz. | TED | أتخيل أنكم لا تعزمون على تقديم خدمات السفر للركاب من نيويورك الى لونغ بيتش عمّا قريب. |
New York'tan bir işadamı bana şöyle dedi: "Sevdiği her şeyi ben de sevdim." | TED | و كما قال لي رجل أعمال من نيويورك أي شئ يعجبها يعجبني |
Avukatın New York'tan buraya sana öğüt vermeye mi gelmiş? | Open Subtitles | "قطع محاميك الطريق من "نيويورك فقط لكي يعطيك نصيحة ؟ |
New York'tan bu pis yere, bu karanlık kıtaya uçup gelen zavallı küçük bir kızım. | Open Subtitles | أنا من سافرت كل هذه المسافة من نيويورك لهذا ألمكان البائس وهذه القارة السوداء |
Bir zamanlar... ..Long Island'ın Kuzey Sahilinde, New York'tan 30 mil uzakta... ..büyük bir malikanede küçük bir kız oturuyordu. | Open Subtitles | كان ياماكان في الساحل الشمالي من لونق ايلاند قرابة 30 ميلاً من نيويورك عاشت فتاة صغيرة في عزبة كبيرة |
New York'tan Los Angeles'a dört buçuk saatte. | Open Subtitles | مثل هذا أربع ساعات ونصف من نيويورك إلى لوس أنجليس. |
New York'tan döndüm. Oraya taşınacağım. | Open Subtitles | لقد عدت للتو من نيويورك وسأعود إلى هناك مرة اخرى |
Görevliler New York'tan buraya gelirken Century Limited'de yüksek limitli oyun oynadığını söylüyor. | Open Subtitles | يقول الحمالون: أنه يدير لعبة فاسدة على سانتشوري ليميتد حين يأتي إلى هنا من نيويورك الحد الأدنى 100 دولار في لعبة بوكر |
Ben New York'tan orta sınıf bir iş adamıyım. | Open Subtitles | بينما أنا مجرد رجل أعمال في منتصف العمر قادم من نيويورك |
...ve New York'tan tüm o yolu boşuna geldiğiniz için üzgünüm. | Open Subtitles | وأنا أسف لأنكم قطعتم كل هذه المسافة من "نيويورك" بدون فائدة |
Hatta yepyeni, sofistike, New York'lu sevgilinizle zaman geçirirken bile. | Open Subtitles | حتى أثناء موعد رائع مع خليلك الجديد والمتطور من نيويورك |
New York'lu süprizlerle dolu. | Open Subtitles | القادم من نيويورك يحمل الكثير من المفاجئات |
New York'dan geliyor. Her yıl bir ayını benimle burada geçirir. | Open Subtitles | تجيء من نيويورك لصرف في الشهر معي كل سنة. |
Ve dedim ki, heyecan dolu bir New Yorklu Yahudi oldum, değil mi? | TED | وكنت اعتقد انه يعني حينا. يهودي متحمس من نيويورك أليس كذلك؟ |
Evet, biraz korktum ama ben New Yorkluyum. Bu olayın değişmeme sebep olmasına izin vermem. | Open Subtitles | أقصد ، أجل أنا خائفة بعض الشيء لكن أنا من نيويورك ، ولن أدع هذا يغيرني |
New York'taki bay Po ve Los Angeles'tan bay Pee aramızda değil. | Open Subtitles | لم يعد معنا السيد وو من نيويورك والسيد بينج من لوس أنجيلوس |
New York'luyum. | Open Subtitles | أنا من نيويورك, والدي يعمل في البناء |
Baba hasta. Diğerleri sizi New York'un dışına sürüyor. | Open Subtitles | الأب الروحى مريض و بارزينى و العائلات الاخرى تطردكم من نيويورك |
Söylemekten nefret ediyorum ama, New York'a döndüğünde, seni özleyeceğim. | Open Subtitles | اكره الاعتراف بذلك .. لكنني سأفتقدك عندما تذهبي الى نيويورك متى ستعودين من نيويورك |
New York'daki bir arkadaşım senin Spook Hollis'i tanıdığını söyledi. | Open Subtitles | صديق لي من نيويورك اخبرني انك تعرف سبوك هوليس |