Hayatımıza bu çocuk girmemiş olsaydı, Bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | لو لم يدخل هذا الولد حياتنا، ما كان لكل من هذا أن يحدث |
Bunların hiçbirinin olmasını istemediğini biliyorum... ama oldu işte. | Open Subtitles | أردك أنك لم ترد لأي من هذا أن يحدث ولكن حدث ما حدث |
Bunların hiçbirinin olmasını istememiştim. Oldu ama. | Open Subtitles | لم أقصد لأيّ من هذا أن يحدث أبداً إنّما فعلتُ وحسب |
Bakın, Bunun sıradan bir evlenme teklifinden farklı olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد من هذا أن يكون أكثر من عرض زواج اعتيادي |
Bunların hiçbiri olsun istememiştim. | Open Subtitles | لم أقصد لأيًا من هذا أن يحدث، أو أن أجرح مشاعرك. |
Bunların hiçbirisinin olmasını istemedim, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | انتي تعلمي اني لم اقصد لأي من هذا أن يحدث |
Bunların hepsinin amacı onunla ilgili elimde gerçek bir delilin olması. | Open Subtitles | وعلى مقابلته الهدف من هذا أن يكون لدي دليل مصور |
Lütfen, neler düşünüyor olabileceğini biliyorum canım ama Bunların hiçbirinin olmasını istememiştim. | Open Subtitles | رجاءً، أعلم ما الذي تفكر به يا عزيزي لكنني لم أشأ لأيّ من هذا أن يحدث. |
Bunların hiç birisinin olmasını istemezdim ve sana yaptıklarından dolayı onu öldürmek istedim. | Open Subtitles | لم أكن أقصد أبداً لأي من هذا أن يحدث و أريد أن أقتله لما فعله بكي |
Bunların hiçbiri olsun istemezdim. Hiç kimse zarar görsün istemedim. | Open Subtitles | ما كنتُ أقصد لأيّ من هذا أن يحدث، فلمْ أكن أقصد أن يتعرّض أحد للأذى. |
Bunların hiçbirinin olmasını istemedim, özellikle de bu şekilde. | Open Subtitles | فكرت انه سوف ياتي وحيدا أنا لم أطلب أي شيء من هذا أن يحدث، |
O olmasaydı Bunların hiçbiri olmazdı. | Open Subtitles | لا شيء من هذا أن يكون يحدث لو لم يكن له. |
Arama emrimiz yok, Bunların hiçbiri mahkemede kullanılamaz. | Open Subtitles | ليس لدينا مذكرة تفتيش، لذا لا يمكن لشيء من هذا أن يستخدم في المحكمة |
Bunların ortaya koyduğu ilk bulgu liderlerin her seviye ile konuşmaya kabil olmalarının gerekliliğidir, ki toplumdaki her insana ulaşılabilsin. | TED | إذاً أولى النتائج من هذا أن القادة يتطلب أنهم يقدرون على مخاطبة كل هذه المستويات بحيث يمكنك التأثير على كل فرد في المجتمع. |
Bunların hiçbirisinin olmasını istemedim. | Open Subtitles | وأنا لم أقصد لأي .من هذا أن يحدث |
Yani Bunların olmasını istemezdim. | Open Subtitles | أعني، لم أكن أريد أي من هذا أن يحدث. |
Sen de ben de biliyoruz ki Bunun ortaya çıkmasını istemeyecektir. | Open Subtitles | و أنا و أنت نعرف انه لم يكن يريد لأي من هذا أن يحدث. |
- Ve ben köpek gibi çalıştım ... - Bunun benim karşı çıkmamla ne ilgisi var ... | Open Subtitles | وعملت كالكلب ماذا من المفترض من هذا أن يفعل مع مهاجمتي لنظرية حالة الثبات |
Beni affet. Böyle olsun istemedim. | Open Subtitles | سامحيني، لم أرد أيّاً من هذا أن يحصل |