| Güzel bir pazartesi sabahı ve görevim mantıksızca da olsa bunu gerektirdiği için size hapishanedeki durumu soracağım. | Open Subtitles | بما أنه صباح يوم اثنين جميل ووفقاً لسجل مهامي أطلب منك معرفة عدد المساجين الجدد |
| Benim görevim de sana devamlı alkolsüz kokteyl sağlamaktı. | Open Subtitles | من ضمن مهامي كان أن ابقيكِ مليئة بالسعادة |
| Ajan MacLaren ilk görevim için beni bilgilendirmek üzere gönderildi. | Open Subtitles | تم إرسال الضابط (ماكلارين) إلى هنا ليزودني بتفصيل أولى مهامي. |
| Sadece idari ve klinik işlerimi toparlamak için bir haftalığına döndüm. | Open Subtitles | سأبقى هنا هذا الأسبوع كي أنهي مهامي العيادية والإدارية |
| - Zamanımı buna ayırırsam bu sefer diğer işlerimi yetiştiremem. | Open Subtitles | يستحيل أن أقوم بمحاولة معقولة وأكمل مهامي الأخرى في الوقت نفسه مثل ماذا؟ |
| Ayak işlerimi onlara yaptırıyorum. | Open Subtitles | أجعلهم يقومون بكل مهامي الوضيعة |
| Üzgünüm, ama dostun olarak, bunu söylemek benim görevim. Rose'u sevmiyorum. | Open Subtitles | , أنا آسف , لكن كصديقك (من مهامي أن اقول لك أني غير معجب بـ(روز |
| Benim görevim seni güvende tutmak. | Open Subtitles | من مهامي الحرص على سلامتكِ |
| Ajan olarak ilk resmi görevim mi? - Hadi be! | Open Subtitles | -أول مهامي الرسمية كعميلة؟ |
| Bölüm için yaptığım çoğu görevden pişmanım ama hepsinden değil. görevim sen olduğunda... | Open Subtitles | ندمتُ علي معظم مهامي لدي (الشعبة) لكنليسكُلها،ليس مهتمك... |
| İşlerimi artık kendim hallediyordum. | Open Subtitles | انا اتدبر مهامي الخاصة الآن |
| Ufak işlerimi halletmeye gitmiştim. | Open Subtitles | فقط انجزت مهامي. |