Ve bu, tabi ki, hepimizin bugün elektronik dövmeler nedeniyle tehdit altında olduğumuz durumdur. | TED | وهذا، بالطبع، ما نحن جميعا الآن مهددون به اليوم بسبب الاوشام الإلكترونية. |
Şimdi de ihtiyaç duyduğumuz hammaddelerin ambargosuyla tehdit ediliyoruz. | Open Subtitles | الآن نحن مهددون بإنقطاع . االخامات التى نحتاجها |
Bu kişisel tehdit karşısında, Eskiler kendilerini savunurlar mı sizce? | Open Subtitles | هل سيدافع القدماء عن أنفسهم بما أنهم مهددون الآن؟ |
Siviller tehlikede, tekrar ediyorum siviller tehlikede. | Open Subtitles | مدنيون مهددون أكرر، مدنيون تحت التهديد |
UCLA tarafında 2017'de yapılan LA bölge sakinleri anketi, LA bölgesindeki vatandaşların %30'unun sınır dışı uygulaması nedeniyle stres altında olduğunu, kendileri ülkeden çıkarılabilir diye değil, daha çok, kendi çevrelerindeki insanlar tehlikede olduğu için. | TED | في استفتاء لسكان مقاطعة لوس أنجلوس قامت به جامعة كاليفورنيا عام 2017 وجدت أن 30% من مواطني المقاطعة قلقون بشأن الترحيل، ليس لأنه يمكنُ ترحيلهم هم أنفسهم، بل لأن أعضاء من دائرتهم الاجتماعية مهددون بالخطر. |
- "Sürtük", erkeklerin kendilerini yönetimdeki kız tarafından tehtid altında hissettikleri zaman kullandıkları bir kelimedir. | Open Subtitles | عندما يشعرون انهم مهددون من قبل فتاة قوية |
Görünen o ki, her yönden tehdit ediliyoruz Sör Francis. | Open Subtitles | يبدو أننا مهددون في كل مكان أيها السير فرانسيس |
Neyse ki öğretmenler orjinal düşünceyi tehdit olarak algılayan hayal gücünden yoksun kural delileri. | Open Subtitles | نعم، حسنا، لحسن الحظ، المعلمون كلهم يتبعون القواعد و لا يملكون أي مخيلة و هم مهددون بشكل كامل من أصحاب الفكر الأصلي. |
Aria, eğer sen ve kardeşin tehdit ediliyorsanız bu küçük hediyeyi polise götürmelisiniz. | Open Subtitles | أريا، اذا كنت انت و اخيك مهددون يجب ان تأخذي تلك الهديه الصغيره للشرطه |
Bu ölenlerin kendi ofislerinde, davetsiz biri tarafından tehdit edilmeleri çok komik. | Open Subtitles | هؤلاء الناس الميتون كانوا مهددون من قبل دخيل في مكاتبهم... |
İnsanlar uyumsuzları hep tehdit olarak algılar. | Open Subtitles | لطالما كان الناس مهددون من المُختلفين |
Onun buradaki varlığı, bize herhangi bir tehdit oluşturuyor mu? | Open Subtitles | وهل وجوده هنا يعني أننا مهددون؟ مهددون... |
Onun buradaki varlığı, bize herhangi bir tehdit oluşturuyor mu? | Open Subtitles | وهل وجوده هنا يعني أننا مهددون؟ مهددون... |
- Çocukların burada tehlikede. | Open Subtitles | ـ أطفالكِ مهددون بالخطرٍ هنا |
Neyin tehlikede olduğunun farkındayım. | Open Subtitles | نحن مهددون بالضياع |
Soyları tehlikede ve haşmetli hayvanlar. | Open Subtitles | إنهم مهددون بالإنقراض و فخمين |
tehdit altında hissediyorlar. | Open Subtitles | كانوا يشعرون بأنهم مهددون. |