Katharine'ya kur yapmayı kabul ediyor, Hatta, çeyizi dolgunsa, evlenmeye razı. | Open Subtitles | الذين سيضطلعون في محاولة لجذب كاثرين كرست ، نعم ، وأن يتزوجها ، إذا كان مهرها من فضلك. 231 00: 24: |
Tanrı biliyor, sizi Marketa'nın çeyizi üzerinden alçaltma niyetinde değilim. | Open Subtitles | الله يعلم بأن مهرها يجب أن يكون مناسبا صندوقها الحديدي امتلأ |
Daha kötü şimdi, eğer biz onun çeyizi için ihtiyacını karşılamazsak, o zaman onun vardı. | Open Subtitles | الأسوأ الآن، إذا لم نستطع دفع مهرها فإنها ستكون مشكلة |
Sana çeyiz olarak Doğu Roma İmparatorluğu'nun yarısını getirecek. | Open Subtitles | مهرها لك سيكون نصف الإمبراطورية الرومانية الغربية. |
çeyiz olarak, Batı'nın yarısını vereceğine söz veriyor. | Open Subtitles | وتعدك أن مهرها سيكون نصف الإميراطوريه الغربيه |
Tara'nın kıyafetlerine, onun kullanılmış çeyizine, ve şimdi onun kardeşine? | Open Subtitles | ملابس تارا القديمة مهرها القديم؟ والآن على أخيها؟ ؟ |
Eğer kocam kabul ederse... ödeme Artemisia'nın çeyizinin bir parçası olacak. | Open Subtitles | إذا زوجي يوافق المبلغ سوف يكون جزءا من مهرها |
Kızımla evlenen şanslı prens için... bu onun çeyizi olacak. | Open Subtitles | وللأمير المحظوظ الذي سيتزوّج ابنتي... سيكون هذا مهرها |
Concetta'nın çeyizi vardır tabi. | Open Subtitles | و "كونشيتا"، ستنال مهرها بكل تأكيد |
Çiftliği kurtarabilecek bir çeyizi var. | Open Subtitles | مهرها سينقذ المزرعة. |
Bir kız evladı, çeyiz borcundan başka bir şey değildi. | Open Subtitles | الإبنة لم تكن تعني شيئاً بدون مهرها |
Ona ve çeyizine Lizbon'a kadar eşlik ederek benim adıma onu sen vereceksin. | Open Subtitles | أختي (مارغريت) ستتزوج بملك (البرتغل) أريدك أن ترافقها مع مهرها إلى (لشبونة) - وتسلمها نيابة عني |
Onun çeyizine. | Open Subtitles | مهرها. |
O zaman neden onun çeyizinin ödemesini yaptın? | Open Subtitles | لماذا اذا دفعت مهرها ؟ |