ويكيبيديا

    "موجوداً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • burada
        
    • Orada
        
    • yanında
        
    • buralarda
        
    • oradaydı
        
    • oradaydım
        
    • yanımda
        
    • yerinde
        
    • hâlâ
        
    • oradaydın
        
    • evde
        
    • varsa
        
    • ortada
        
    • etrafta
        
    • ortalıkta
        
    Eğer oradaki gibi burada da ona göz kulak olabilseydim hâlâ yaşayabilirdi. Open Subtitles لو اعتنيتُ به هنا كما فعلتُ هناك لربما كان لا يزال موجوداً
    burada bir yerlerde olsa iyi eder çünkü daha pastayı kesmedik. Open Subtitles حسنٌ، يجدر أن يكون موجوداً بالجوار، لأنّنا لم نُطفيء الشموع بعد.
    Eh. annesi göremiyor. Orada olmadığı zaman bile konuşmaya çalıştıklarını gördüm. Open Subtitles والدته لا تستطيع رأيتها تحاول أن تكلمه عندما لا يكون موجوداً
    Her yere giderken yanında olurdu ama şimdi çatı altında yok. Open Subtitles لأنه يسافر به فى كل مكان، والآن ليس موجوداً فى شقته
    Yıllardır buralarda görünmüyordu, ancak geçenlerde çıkageldi. Open Subtitles أنه لم يكن موجوداً هنا منذ سنوات لكنه عاد مؤخراً
    Fakat not defterini bırakmıştı, baştan beri oradaydı. TED لكنه ترك مفكرته الذي كان موجوداً هناك من البداية.
    Büyü için tekneden 16 yıl önce burada olan bir şey almalıyız. Open Subtitles للقيام بالتعويذة نحتاجُ شيئاً من القارب كانَ موجوداً هنا قبلَ 16 سنة
    Eğer iki gün önce burada olsaydın bu orkideyi göremezdin ve belki de bu bitkinin hiç çiçek açmadığını düşünürdün. Open Subtitles إن كُنت موجوداً هنا قبل يومين ما كُنتَ لِترى هذه الأوركيد و قد تَظُن أن هذه النبتة لا تُزهر أبداً.
    Çaldığından ilham aldım, ama hazırlanmış piyano burada daima yapılan birşey. Open Subtitles كنت ملهماً بما عزفته ولكن البيانو المجهز كان موجوداً منذ الأزل
    burada olsam bile, yatmadan önce içmemen için neden yok. Open Subtitles لا سبب يمنعك من تناول كأس قبل النوم، حتى وأن كنتُ موجوداً
    Büyükelçi burada olsa, bu kadar kaygılanmazdım. Open Subtitles لم أكن لأمانع كثيراً لو كان السفير موجوداً هنا
    - Olay sırasında burada mıydınız? Open Subtitles ـ هل كنت موجوداً هنا أثناء وقوع الحادث ؟ ـ لا
    Ellis Orada olamayacaktı ve ben adını görünce dosyanı kaptım. Open Subtitles إيليس لم يكن موجوداً رأيتُ اسمك على الملف فمسكتُ القضية
    Ama hiç bir şeyin ben uyanmak isteyene kadar... beni uyandırmamasını sağlamak için... ben uyurken Orada olmanı istiyorum. Open Subtitles و لكنني أريدكَ أنْ تكون موجوداً حينما أنام لتحرصَ على أنْ لا يوقظني شيء حتى أُريد أنا أنْ أستيقظ
    Ve sonunda biri, bir mikroskop aldı ve çekirdeğin hemen yanında bulunan suyun içine baktı. TED وأخيراً شخصاً ما حمل مجهر ونظر إلى الماء الذي كان موجوداً بجوار قلب المفاعل.
    Bazen buralarda olmasaydım diyorum sen çok daha iyi olurdun belki. Open Subtitles أحياناً أفكر لو أنني لم أكن موجوداً لكنتِ لم تواجهي أية متاعب
    Aceleyle çıkmışlar. Minibüsleri yoktu ama her şeyleri oradaydı. Open Subtitles لقد غادروا في عجلة , لقد رحلت الحافلة ولكن كل شيئ آخر كان لايزال موجوداً
    Dalek İmparatoru, Haçform'un kontrolünü aldığında oradaydım. Open Subtitles كنت موجوداً عندما سيطر إمبراطور الداليك على الكروسيفورم
    Kocam doğum yaparken yanımda olmak istediğinden emin olmadığını söyledi . Open Subtitles زوجي أخبرني بأنّه ليس متأكّد من أنه سيكون موجوداً أثناء الولادة
    Kamyondaki çalıntı kimyasal atığın yerli yerinde durduğunda ısrar ediyorlar. Open Subtitles انّهم يصرّون ان كل السائل المسروق كان موجوداً في الشاحنة
    Üç yangın. Üçünde de oradaydın. Open Subtitles ثلاثة حرائق وكنت موجوداً في المرات الثلاث
    Baş belasını saat sabahın dördünde aradım. evde bile değildi. Open Subtitles اتصلت بالأحمق في الرابعة صباحاً لم يكن موجوداً حتى.
    Dışarıdaysa, silahı da varsa, birimizin kurşunu yemesi işten bile değil. Open Subtitles ان كان موجوداً هناك ولديه مسدس على الارجح سيتلقى احدنا رصاصة
    Sadece sabırsızlandım. Sen de ortada yoktun. Open Subtitles لقد تحمّستُ للأمر، ولمْ تكن موجوداً هنا.
    Bir içim su ama hiç etrafta değil ve ortaya çıktığında da sadece vampirlerden konuşmak istiyor ve... Open Subtitles .. لكن .. إنه فقط .. ليس موجوداً بالجوار أبداً وحينما يكون موجوداً ، كل ما يريد التحدث بشأنه يكون عن مصّاصي الدماء
    Ezelden beri varmış. Zamanın başlangıcından beri ortalıkta olan bir tip yani. Open Subtitles لقد كان موجوداً منذ الأبد لبعض الوقت كان نوعاً ما صديق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد