| Eğer bunu bir Randevu olarak algılıyorsan, sosyal hayatın oldukça berbat olmalı. | Open Subtitles | , لو انكِ تعتبرين هذا موعداً غرامياً فحياتكِ الاجتماعية في حالة سيئة |
| "Arkadaşlarla toplanalım" demek Randevu değildir yeteri kadar iyi olup olmadığını deniyor demektir. | Open Subtitles | لنتقابل مع الاصدقاء هو ليس موعداً غرامياً انه موعد له كي يقرر اذا ماكنت انتِ حقاً جيدة بما يكفي للموعد الغرامي |
| Tamam, biliyorum bu bir Randevu dedim ama bu öyle bir Randevu değil işte. | Open Subtitles | حسناً، أعرف أنني قلتُ موعداً غرامياً لكنه ليسَ كذلك بالضبط |
| Bunun bir Buluşma olduğunu düşündüğümü düşünmesini istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريدها أن تعتقد أنني أظن بأن هذا موعداً غرامياً وهل تظن بأنه موعدٌ غرامي؟ |
| J.D., yalnızca kahve içiyoruz. Çıkmıyoruz. | Open Subtitles | جاي دي)، إنه كوب قهوة فحسب) ليس موعداً غرامياً |
| Tek gecelikti. çıkma bile değildi. | Open Subtitles | لقد كان موعد غرامي واحداً , لم يكن موعداً غرامياً حتى |
| Bu akşam randevun mu var? | Open Subtitles | اذا لديك موعداً غرامياً كبيراً الليلة؟ |
| Hayır, randevuydu. Jiujitsu dersindeki bir kadınla. | Open Subtitles | لا، بل كان موعداً غرامياً حقاً امرأة من صف المصارعة البرازيلية |
| Sadece gidebilirdik. Randevu falan olmak zorunda değil. | Open Subtitles | يمكننا الذهاب معاً, ولن يكون موعداً غرامياً |
| Randevu olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | إنه ليس موعداً غرامياً, أعلم ذلك |
| - Eğer bu Randevu değilse ne yani? | Open Subtitles | -حسناً , إن لم يكن موعداً غرامياً , ماهو إذاً ؟ |
| Bir Randevu falan değildi. Yemeği ben ödedim. | Open Subtitles | لم يكن موعداً غرامياً دفعت ثمن العشاء |
| Bu bir Randevu değil ve asla olmayacak." Bu ne böyle? | Open Subtitles | ج : هو ليس ولن يكون موعداً غرامياً |
| - Bunun bir Randevu olması gerekiyordu. | Open Subtitles | كان يُفترض أن يكون موعداً غرامياً. |
| Bu bir Randevu değil ve evden çıkmayız. | Open Subtitles | ليس هذا موعداً غرامياً ولن نغادر الشقة |
| Randevu olması şart değil. | Open Subtitles | إنه ليس موعداً غرامياً بالضرورة. |
| Bu bir Randevu değil. Bu bir yemekli parti değil. | Open Subtitles | هذا ليس موعداً غرامياً |
| Bu bir Randevu değil. | Open Subtitles | هذا ليس موعداً غرامياً |
| Hayır ama o, düşünmememe rağmen Buluşma olarak düşündüğümü düşünebilir. | Open Subtitles | لكنها قد تظن أنني أظنه موعداً غرامياً مع أنني لا أظن ذلك |
| Çıkmıyoruz tabii. | Open Subtitles | ليس موعداً غرامياً |