Ama Sevgilim beni daha önce hiç, dövmemişti. | Open Subtitles | لكن العزيزَ مَا سَبَقَ أَنْ ضَربَني قبل ذلك. |
Oğlu Takemaru veliaht seçildiğinden beri yüzü hiç gülmedi. | Open Subtitles | هو مَا سَبَقَ أَنْ إبتسمَ مرّة منذ إبنِه تاكيمارو إختيرَ كوريث |
Çocuğun olsun ya da olmasın, popon hiç bu kadar güzel olmadı Roz. | Open Subtitles | بالمناسبة، روز، طفل رضيع أَو لا طفل رضيعَ، حماركَ مَا سَبَقَ أَنْ بَدا في حالة حسنة. |
Efendimin bana hiç bahsetmediği bir yere geldim. | Open Subtitles | جِئتُ إلى مكان سيدَي مَا سَبَقَ أَنْ أخبرَني عنه. |
Ustamın bana hiç anlatmadığı bir noktaya geldiğimi hissettim. | Open Subtitles | جِئتُ إلى مكان سيدَي مَا سَبَقَ أَنْ أخبرَني عنه. |
Daha önce hiç sıkılmamış mıydın? | Open Subtitles | لِماذا؟ أنت مَا سَبَقَ أَنْ جُوّفتَ قبل ذلك؟ |
Mübarek İslamiyet'te böyle bir şey hiç olmamıştı. | Open Subtitles | في إسلامِنا المقدّسِ مَا سَبَقَ أَنْ حَدثَ أيّ شئَ مثل هذا. |
Birleşik Devletlere hiç gitmediğini iddia etmişti. | Open Subtitles | إدّعى بأنّه مَا سَبَقَ أَنْ إلى الولايات المتّحدة. |
O görünüşüyle çok huzursuz duruyordu. Daha önce hiç böyle bir olay yaşamamıştı. Üstelik onu neyin beklediğinin farkında değildi. | Open Subtitles | فهو مَا سَبَقَ أَنْ واجهَ مثل هذا الموضوع وهو أيضاً لا يَعْرفُ ما الذي يَنتظرُه |
Evet, devam etmek için yapıyorum. Çocuklar, bugün başıma daha önce hiç gelmeyen birşey geldi. | Open Subtitles | أنت رجال، حَدثَ شيءَ اليوم الذي مَا سَبَقَ أَنْ حَدثَ لي قبل ذلك. |
Bedava yemeği reddedecek biri olmadım hiç bir zaman. | Open Subtitles | أنا مَا سَبَقَ وأَنْ رَفْضت وجبةَ طعام مجانية. |
hiç böyle aşağılanmamıştım! | Open Subtitles | أنا مَا سَبَقَ أَنْ أذللتُ مثل هذا قبل ذلك! |
hiç o kadar utanmamıştım. | Open Subtitles | أنا مَا سَبَقَ أَنْ أُحرجتُ لذا. |
Kendim hiç boşanmadım ama en son görüştüğüm erkek arkadaşım er ya da geç boşanacaktı. | Open Subtitles | أنا مَا سَبَقَ أَنْ طُلّقتُ نفسي، لكن خليلَي الأخيرَ كَانَ... في النهاية. |
Yani bildiğiniz kadarıyla, Bay Kloster'ın pantolon fermuarı halk içinde hiç açılmamıştı. | Open Subtitles | - في ذَلِك الوَقت، نعم. - لذا إلى معرفتِكَ، ملابس السّيدِ Kloster الداخلية مَا سَبَقَ أَنْ حُلَّ علناً؟ |
Bu daha önce hiç başıma gelmedi. | Open Subtitles | هذا مَا سَبَقَ أَنْ حَدثَ لي قبل ذلك. |
Kitty ile olan buluşmalar hiç iyi bitmemişti. | Open Subtitles | [راوي]وإجتماعاتبالبسيسةِ مَا سَبَقَ أَنْ إنتهى حَسناً. |
Daha önce hiç tutuklanmamıştım. | Open Subtitles | أنا مَا سَبَقَ أَنْ إعتقلتُ قبل ذلك. |
Yani akıllı, aletlerle arası iyi ve daha önemlisi bana hiç Jedi geleneklerini öğretmeye çalışmadı. | Open Subtitles | أَعْني لامعه، هو جيدُ بالأدواتِ وأكثر أهميةً، هو مَا سَبَقَ أَنْ حاولَ مرّة أَنْ يُعلّمَني طرق Jedi. |
hiç kullanılmamış olduğunu söylersin. | Open Subtitles | تُخبرُه هو مَا سَبَقَ أَنْ إستعملَ. |