Yivlerini çıkardığım için şüphelinin silahıyla test atışı yapmak zaman kaybı olur. | Open Subtitles | يَختبرُ طَرْد المشتبه بهِ لذا السلاح مَضيَعَة للوقتِ. عظيم. لذا هو عديم الفائدةُ. |
Neden sürekli bana her ilgilendiğim ya da başarılı olduğum konunun zaman kaybı olduğunu söylemek yerine bana biraz inanmayı denemiyorsunuz? | Open Subtitles | لما فقط لاتُحاولونُ أن تثقوا قليلاً بيّ بدلاً مِن أن تخبرَوني بشكل مستمر بأن كُلّ شيء أنا مهتمٌّه به أَو جيّدهـ فيه مَضيَعَة للوقتِ. |
boşa zaman kaybı olur. | Open Subtitles | انها سَتكُونُ مَضيَعَة للوقتِ. |
Bu şey tam bir vakit kaybı. | Open Subtitles | هذا الشيءِ يَذْهبُ لِكي يَكُونَ مَضيَعَة للوقتِ. |
Sana söylüyorum, bu tam bir vakit kaybı. | Open Subtitles | أُخبرُك، هو مَضيَعَة للوقتِ. |
-Bu zaman kaybı! | Open Subtitles | - هذا مَضيَعَة للوقتِ! |
- vakit kaybı falan değil! - Aslında çocuk haklı. | Open Subtitles | - لَيسَ مَضيَعَة للوقتِ . |