Avukatın, senin için kiraladığı kulübede seni bekliyor. | Open Subtitles | مُحاميك ينتظر في القاعة التي إستأجرها من أجلك |
Şu andan itibaren Avukatın olduğumu söylemeye geldim. | Open Subtitles | ،إني هُنا لكي أُخبرك بأن من هذهِ الدقيقة .إني مُحاميك الجديد |
Avukatın bir kefalet teklif etmek zorunda kaldı... duruşmaya katılman gerekecek, ama suçlanacağın bir şey yok. | Open Subtitles | ... على مُحاميك أن يضع كفالة عليك أن تحضر جلسة الإستماع ولكن لا شيء سينال منك |
Avukatın ne istiyorsa onu yap. Gel. | Open Subtitles | أتدرين ، افعلي ما يريده مُحاميك |
Biz de Bay Castle ile birlikte Avukatınız gelene kadar ki bu vakti dosyanızın üzerinden geçmek için kullanırız. | Open Subtitles | سأقوم أنا والسيّد (كاسل) باستغلال الوقت في تصفح ملفك قبل وصول مُحاميك لهنا. |
Avukatın seni bırakmak zorunda olduğumuzu söyledi. | Open Subtitles | . مُحاميك قال بأننا يجب ان نُطلق سراحك |
Avukatın geldi işte Mike. Konuşalım mı artık? Güzel. | Open Subtitles | (لقد حصلت على مُحاميك يا (مايك هل يمكننا التحدث الآن؟ |
Avukatın nerede? | Open Subtitles | أين هو مُحاميك ؟ |
Tabii eğer senin Avukatın olursam. | Open Subtitles | ،بالطبع لو أنا مُحاميك |
Avukatın. | Open Subtitles | . إنه مُحاميك |