Annenle henüz konuşmadık ama anladığımız kadarıyla Avukatı öyle söylüyor. | Open Subtitles | نحن مَا تَكلّمنَا مع أمِّكَ لحد الآن، لَكنَّنا إفهمْه يُقتَرحُ مِن قِبل مُحاميها. |
Şu an için tek yapabileceğim onu iki gün burada tutmak tabi Avukatı onun yanında oturup bana gülerken ve ekibinin üyeleri ortadan kaybolurken. | Open Subtitles | جلّ ما بوسعي فعله الآن هُو حجزها ليومين بينما يجلس مُحاميها هُناك ويضحك عليّ وبينما يختفي بقيّة أفراد طاقمها. |
Şu an için tek yapabileceğim onu iki gün burada tutmak tabi Avukatı onun yanında oturup bana gülerken ve ekibinin üyeleri ortadan kaybolurken. | Open Subtitles | جلّ ما بوسعي فعله الآن هُو حجزها ليومين بينما يجلس مُحاميها هُناك ويضحك عليّ وبينما يختفي بقيّة أفراد طاقمها. |
Ben sadece onun avukatıyım. | Open Subtitles | أَنا مجرّد مُحاميها. |
Ben onun avukatıyım da. | Open Subtitles | أنا مُحاميها |
Belki de sen avukatından duyabilirsin. | Open Subtitles | قد تسمع قريباً من مُحاميها. |
avukatından. | Open Subtitles | مِن مُحاميها |
Avukatı ilk kez bu soruna değindi. | Open Subtitles | مُحاميها ناقش الأمر منذ البداية |
Avukatı gelmeden olmaz. | Open Subtitles | ليس قبل أن يعود مُحاميها |
Avukatı ona bu konuda izin verdi. | Open Subtitles | مُحاميها وافقَ على تَرْكها. |
Avukatı boşanma belgelerini bana teslim etti. Ciddi misin? | Open Subtitles | -لقد جعلت مُحاميها يُعطيني أوراقاً . |
Avukatı. | Open Subtitles | مُحاميها. |