"مُحترم" - ترجمة من عربي إلى تركي

• saygı
• saygın
• beyefendi
• düzgün
• saygıdeğer
• centilmen
• saygılı
• Saygılıydı

Toplum tarafından saygı görmek ve harika dostluklar kurmaktır.
بأنك مُحترم من قبَل مجتمعك وأنك تملك صداقات متينة رائعة

Biz burada yeniyiz. Wallace saygı duyulan bir centilmen arkadaşlığının yardımıyla buradaki toplumda yerimiz edineceğiz.
نحن جُدد هنا , و والس رجل مُحترم ستُساعدنا صداقته

Görünüşte, saygın Hristiyan centilmenleri için tehlikeli bir bölge.
الأرض الخطرة لرجل مسيحيّ مُحترم ظاهريّاً.

Ayrıca aynı katta çalıştığım saygın bir doğum uzmanı reklam verdi.
إضافةً إلى , a مُحترم جداً إخصائي الولادة على أرضيتِي عَمِلَ هو،

Çünkü bazen şeytan bir beyefendi gibi görünür.
لأنَّ في بعض الأحيان، الشيطان يبدو شخص مُحترم.

- Karakterlere çok çalışılmış, fazla düzgün. Profesör ShiJon Chen yüksek saygı duyulan, kültürel bir antpolog....
الأستاذ تشي جون تشين مُحترم جداً

saygıdeğer önder Elijah Muhammed size kanunlara uymanızı emrediyor... kendinizi saygılı bir şekilde ifade edebilmeniz için...
"الشريف "ألجيه محمد ...يُعلمكم بأن تطيعوا القانون لتجعلوا أنفسكم ...على نحو مُحترم

Özellikle de ne kadar centilmen olduğunu gösterdikten sonra.
خاصّة، أنك أريتنا جميعاً بالفعل كم أنت مُحترم

Arkadaşları tarafından sevilir, düşmanları bile saygı duyarlardı.
محبوب مِن قِبل أصدقائِه، مُحترم مِن قِبل أعدائه

Silah ticareti yapıyordum. saygı duyulan bir iş sayılırdı.
لقد كنتُ تاجر أسلحة, مُحترم, وأنعم بحياة رغيدة.

Şimdi de saygı duyulan korkulan, nefret edilen ve taparcasına sevilen biriyim.
و الآن أنا مُحترم و أُخشى و أُكره و أُبَجّل

Biri her ne kadar saygı değer ve güvenilir olsa da bir şekilde bazı insanlar onu eleştirir ve toplumun kınayacağı bir objeye dönüştürür.
مهما كان الشخص مُحترم وموثوق به، لسببٍ ما، العديد من الناس سوف ينتقدونه. وسيُصبح موضع إزدراء في المُجتمع.

-Güçlü, iyi kazanıyor, saygın.
هو قويُ، a كاسب جيد، مُحترم بشكل جيد جداً.

Her şeye baştan başladık ve sizin gibi saygın ve itibarlı bir sunucu--
نحنُ سنبدأ به بالفعل... . و معَ مُذيع رائع و مُحترم مثلك...

İşimizde bana düşen kısım, bunun saygın ve meşru olduğunu göstermek.
ذلك أنّ دوري في عملنا مُحترم ومشروع

Özsaygısı olan her beyefendi yolun kenarında başı dertte olan bir kadın görürse diye öğrenmeli.
كلّ رجل مُحترم ينبغي أن يعرف الأمر في حال إعترضته آنسة في محنة على جانب الطريق

Bir işçi olmak mı dersin yoksa bir beyefendi mi?
رجلٌ كادِح أو رجل مُحترم عَظيم.

Ne oldu? Bir beyefendi sizi görmek istiyor.
هناكَ رجل مُحترم يريد طلب مقابلتُكِ.

Ratinglerin düşük olduğu için düzgün konuk bulamıyorsun.
لم تأتِ بأى شخص مُحترم بسبب التقييمات.

- Saygılıydı Pablo.
حسناً .. كان مُحترم بابلو