Bize yardım etmek pek eğlenceli değildir. Bayan Margaret Schegel için yapabileceğim her ne varsa bu bir zevk ve ayrıcalıktır. | Open Subtitles | ـ ليس من المتعة أن تحاول مُساعدتنا ـ متعة؟ |
Bize yardım etmek için elinden geldiğince dayanmanı istiyorum. | Open Subtitles | أحتاجكِ أن تتحمّلي ذلك حتي تستطيعين مُساعدتنا |
Biliyorum Bize yardım edebileceğinizi düşünüyorsunuz, ama, Lütfen, sizin için ayrılma vakti. | Open Subtitles | أعلم أنك تحاول مُساعدتنا ولكن.أرجوك.لقد حان الوقت لتغادر من هنا |
O uçağa binmene izin vermeyi istiyorum ama öncelikle bize yardımcı olman lazım! | Open Subtitles | والسماح لكِ بالصعود على متن تلك الطائرة، لكن عليكِ مُساعدتنا بدورك. |
Dostlarımız kaçmamıza yardım etmeye çalıştılar. Ama o kargaşada birbirimizden ayrı düştük. | Open Subtitles | حاول أصدقائنا مُساعدتنا في الهرب ولكن انفصلنا وسط الفوضى. |
Bize yardım edebilir, değil mi? | Open Subtitles | و يُمكنها أن تطلُب منها مُساعدتنا, صحيح؟ |
- Pardon, büyük verinin önüne geçmemize yardım eder misiniz? | Open Subtitles | المعذرة، هل تُريد مُساعدتنا على إيقاف شركات جمع البيانات الكبيرة؟ |
Detay veremem tabii ama Bize yardım edebilirsiniz. | Open Subtitles | لا أستطيع إخبارك عنها، لكن يُمكنك مُساعدتنا. |
Karakolda Bize yardım edersin diye umuyordum. | Open Subtitles | أيُمكننا أن نتكلم معك؟ كنتُ أتمنى لو تمكنت من مُساعدتنا في القسم. |
Millet, sanırım aklıma Bize yardım edebilecek bir şey geldi. | Open Subtitles | يا رفاق، أعتقد أنّ لديّ فكرة تستطيع مُساعدتنا. |
Yaşayıp ölmemiz umurunda değilmiş gibi davranıyorsun ama yine de Bize yardım ediyorsun. | Open Subtitles | تتصرف وكأنك لا تهتم إذا مُتنا أو بقينا أحياء لكن لا تنفكُ عن مُساعدتنا |
Fırsatçı gibi görünmek istemem, fakat belki sen hayalet probleminde Bize yardım edebilirsin. | Open Subtitles | ليسَ وكأنّي فرِح بستغلالكِ، لكن ربّما يمكنكِ مُساعدتنا في مُشكلة الأشباح. |
Bize yardım edebilecek kişiyi tanıyorum sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعلم للتو الشخص الذي يُمكنه مُساعدتنا |
Normal bir hayat yaşamamız için Bize yardım etmeye çalıştın. | Open Subtitles | لقد حاولتِ مُساعدتنا في أن نحظى بحياة طبيعية |
Serena için iyi olmuş. bize yardımcı olabilecek birisini tanıyorum. | Open Subtitles | وياللمصادفة أنا أعلم شخص آخر قد يستطيع مُساعدتنا |
Böylece yetkileri sürekli yardım bizi koruyacak ve bize yardımcı. | Open Subtitles | لبسط رحمتكِ و عطفكِ* *لتجعلي قوتكِ المطلقة تحمينا و مُساعدتنا |
Sözü açılmışken NSA'den yeni arkadaşımız bu konuda Bize yardım edebilir. | Open Subtitles | ... بالتحدث عن صديقتنا الجديدة من وكالة الأمن الوطني ، قد تكون قادرة على مُساعدتنا بشأن ذلك |
Çiti geçmemize yardım eder misiniz? | Open Subtitles | هل يُمكنكم مُساعدتنا لتخطّي السّياج؟ |
Unutma, buraya yalnızca Melanie'nin yerini belirlemede bize yardımcı olabilir mi diye geldik. | Open Subtitles | تذكّر، نحن هنا لنعرف لو كان بإمكانه مُساعدتنا في تحديد موقع (ميلاني). أجل. |