ويكيبيديا

    "مُسَاعَدَة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yardım etmek
        
    • huya
        
    • yardım etmeyi
        
    - Sen insanlara yardım etmek istediğin için değil onlardan korktuğun için psikiyatriyi seçtin. Open Subtitles لذا أنت سُحِبتَ إلى طبّ الأمراض العقليةِ لا لأن تَحْبَّ مُسَاعَدَة الناسِ، لكن لأن خِفتَهم.
    Biliyor musun, patronunun amcam Sal'e yardım etmek için fikrini değiştirdiğine çok sevindim. Open Subtitles في واي أو يو يَعْرفُ، أَنا، أَنا مسرور جداً بأنّ رئيسكَ تَغيّرَ رأيه حول مُسَاعَدَة عمّي سال.
    İnsanlara yardım etmek kısa süreli bir iş değildir, kardeş, ...ama istersen gerçekten iyi para kırarız, ...sana yardım edebilirim. Open Subtitles مُسَاعَدَة الناسِ لَيسَت مزعجة,يا أخي, لكن إذا أردت الحصول على بَعْض النقود، يمكنني تقييدك
    ben bu huya mahkumum ne yapayım hanımlar Open Subtitles لا استطيعُ مُسَاعَدَة نفسِي ياسيدات. تلك هي طريقتي!
    ben bu huya mahkumum. Open Subtitles لا استطيعُ مُسَاعَدَة نفسِي ياسيدات.
    Gerçekten insanlara yardım etmeyi kesmeliyim. Open Subtitles أنا حقاً يَجِبُ أَنْ أَتوقّفَ يُحاولُ مُسَاعَدَة الناسِ.
    Arkadaşlarınıza yardım etmek; Open Subtitles لا مُسَاعَدَة أصدقاءِ يَشْعرونَ أفضل مِنْ المُرَاقَبَة
    yardım etmek istemene minnettarım. Open Subtitles أُقدّرُ حقيقة أنّك أردْ مُسَاعَدَة وكُلّ شيءَ.
    Hong Yulan'ın kaçmasına yardım etmek istiyor. Open Subtitles يُريدُ مُسَاعَدَة هونغ يولان خارج
    Eric, çoğu zaman rahatsız etmek, yardım etmek anlamına gelir. Open Subtitles إيريك، الكثير مِنْ الأوقاتِ تَحْديب /s مُسَاعَدَة على.
    - Ben, gelecekteki gelinine yardım etmek ister misin? Open Subtitles - بن، تُريدُ مُسَاعَدَة عروسِكَ المستقبليةِ؟
    Ben sadece babama yardım etmek istemiştim. Open Subtitles أنا فقط أردتُ مُسَاعَدَة أَبِّي.
    İkimize de yardım etmek istiyor musun? Open Subtitles تُريدُ مُسَاعَدَة كِلانَا؟
    efendim efendim ben bu huya mahkumum Open Subtitles انا لا استطيعُ مُسَاعَدَة نفسي!
    ben bu huya mahkumum. Open Subtitles لا استطيعُ مُسَاعَدَة نفسِي
    ben bu huya mahkumum. Open Subtitles لا استطيعُ مُسَاعَدَة نفسِي
    Ama baba, yapma, biliyorsun halkıma yardım etmeyi seviyorum. Open Subtitles ان اقاضي باركر ميسن بسبب تاخيرة في ارجاع كتاب للمكتبة لكن، أَبّ، تعال أنت، تَعْرف أَحبُّ مُسَاعَدَة مجتمعي
    Ayrıca, insanlara yardım etmeyi severim. Open Subtitles وزائداً، أَحبُّ مُسَاعَدَة على الناسِ.
    Siz insanlara yardım etmeyi seviyor olmalısınız. Open Subtitles تَحْبُّ مُسَاعَدَة الناسِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد