Tersaneden aldığımız tüm diskler şifreli. Okuyamıyorum. | Open Subtitles | كل الاسطوانات التي اخذناها من حوض السفن كانت مُشفرة ولم استطع قراءتهم |
Başka ülkedeki birine şifreli e-postalar yolluyordu. | Open Subtitles | رسائل إلكترونية مُشفرة إلى مصدر غامض خارج البلاد. |
Almanlar II. Dünya Savaşı'nda şifreli mesajları bununla gönderdi. | Open Subtitles | إستعملها الألمان لإرسال رسائل مُشفرة خلال الحرب العالمية الثانية. |
Anlamsız sayılardan ve harflerden oluşan bir dizi. Aslında devlet sırlarını satan ya da tehdit eden 25 kişinin şifrelenmiş ismi. | Open Subtitles | أنها شيفرة رقمية تخص رسائل وخطابات، فى الواقع، رسالة مُشفرة تحوى 25 أسم. |
Her altı saatte bir çalışan kodlanmış bir işaret göndereceğim. | Open Subtitles | سوف أرسل إشارة مُشفرة للجهاز اللاسلكي لكل 6 ساعات |
300 arama vardı. Bunun % 12'si şifreliydi. | Open Subtitles | كان يوجد 300 مكالمة وتقريباً 12 % منها مُشفرة |
Savunma Bakanlığı oturumunuzdan şifreli bir mesaj, onun bilgisayarında bulundu. | Open Subtitles | رسالة مُشفرة من حسابك في وزارة الدفاع تم العثور عليها على حاسوبه الشخصي |
DEA'yla incelemeleriyle ilgili şifreli bir dil. | Open Subtitles | لغة مُشفرة حول تحقيقات وكالة مُكافحة المُخدّرات. |
Neden düşman devlet vatandaşı olan birine şifreli unutma beni çiçekleri gönderiyorsun? | Open Subtitles | لمَ ستقوم بإرسال رسالة "لا تنسني" مُشفرة لشخصٍ موجود في حُكومة عدائيّة؟ |
Koruma modülü hedef bulucu ve oldukça yoğun şifreli bir yayın yapıyor. | Open Subtitles | لا، لكن نموذج الاحتواء أرسل إشارات موجهة مُشفرة |
Bilgisayarını takip etmeye çalıştık ama şifreli bir ağa bağlıydı. | Open Subtitles | حاولنا إختراق حاسوبها الشخصي لكنها كانت على متن شبكة مُشفرة تشفير عالي |
Kalbimde şifreli bir bomba olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمي أن لدي قُنبلة مُشفرة في قلبي؟ |
Pegasat 2'den bize yönlendirilmiş şifreli bir arama aldık. Video ve ses. | Open Subtitles | تصلنا إشارة مُشفرة من قمر صناعي "بيغا سات2"، صوت وصورة |
Büyük, süslü silahlar şifreli ölüm listeleri, sözde suikastçılar... | Open Subtitles | أسلحة كبيرة وفاخرة... وقوائم إغتيالات مُشفرة... ويدعونكم بالقتلة المحترفين. |
Tanık öldürmeye dair bir konuşma yok şifreli mesaj yok, hepsi tertemiz. | Open Subtitles | لا يُوجد إتصال بخصوص أمر قتل شاهد، ولا رسائل مُشفرة... كلّ شيءٍ نظيف تماماً. |
şifreli olduğundan kopyasını alamazsın. | Open Subtitles | لا ، إنها مُشفرة لا يُمكنكِ نسخها |
Bunlar orijinal olanlar. Bana yedekleri şifrelenmiş bir şekilde yolladı. | Open Subtitles | هذه اليوميّات الأصليّة، سبق وارسل لي نُسخ إحتياطيّة مُشفرة. |
Cep telefonuma şifrelenmiş mesajlar gönderir. | Open Subtitles | لقد أرسل إليّ رسائل مُشفرة علي تليفوني المحمول. |
Gizli banka hesapları, şifrelenmiş mesajlar... Gizli ajan. | Open Subtitles | حسابات مصرفية سِرية أو رسائل مُشفرة. |
Genetik olarak kodlanmış organik madde üretmenin eşiğindelerdi. | Open Subtitles | إنهم على وشك الإقتراب من أن يكونوا قادرين على إنتاج مواد عضوية مُشفرة وراثياً |
Genetik olarak kodlanmış organik madde üretmenin eşiğindelerdi. | Open Subtitles | إنهم على وشك الإقتراب من أن يكونوا قادرين على إنتاج مواد عضوية مُشفرة وراثياً |