ويكيبيديا

    "مُهمّاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • önemli
        
    Ben de önemli olmak istedim! Ama götüme gümüş bir enema yapılmış olarak doğmamıştım! Open Subtitles أردتُ أن أصبح مُهمّاً أيضاً، لكنّني لم أولد بحقنة شرجيّة ذهبية في مؤخرتي
    Yemin ederim, önemli olmasa istemezdim. Open Subtitles أُقسم بأنه لم يكن الأمر مُهمّاً لما طلبت
    Ama evrim yasasına karşı savaşı, düşünce özgürlüğü savunmanın ve ülkesine hizmetin önemli bir yolu olarak görüyordu. Open Subtitles بيد أنّه رأى من المعركة ضدّ قانون التطوّر طريقاً مُهمّاً للدّفاع عن حريّة الثقافة وخدمة بلده.
    İlişkimizi mahvedecek kadar önemli olan şey ne olabilir? Open Subtitles ما الذي يُمكن أن يكون مُهمّاً بشدّة يجعلكِ مُستعدّة لإفساد علاقتنا؟
    İçinde her ne varsa saklayacak kadar önemli ama o kasaya koyacak kadar değerli değil. Open Subtitles أياً كان ما يُوجد هنا، فقد كان مُهمّاً بما يكفي لإخفائه، لكن ليس قيّماً بما يكفي لوضعه في تلك الخزنة.
    Baba bana güven, önemli olmasa senden rica etmezdim. Open Subtitles ثق بي يا أبي، ما كنتُ لأطلب هذا منك إذا لمْ يكن أمراً مُهمّاً.
    - Benim için önemli değil. - Değil mi? Open Subtitles ــ ذلك الشيء ليس مُهمّاً بالنسبة لي ــ هل هو كذلك ؟
    önemli olmasaydı istemezdim. Open Subtitles ما كنتُ لأطلب ذلك لو لم يكن الأمر مُهمّاً
    Bugünlerde önemli biri. Open Subtitles لقد صار رجلاً مُهمّاً هذه الأيّام.
    Bunu biliyor olman önemli. İstediğin kadar bekleyebilirsin. Open Subtitles مُهمّاً أنّ تدركِ ذلك، خذي وقتكِ.
    Boş ver, hiç önemli değil. Open Subtitles ليس أمراً مُهمّاً حقاً، ليس مُهمّا.
    Bunun neden önemli olduğunu anlayamadım. Open Subtitles حسناً، لا أرى كيف يكون هذا مُهمّاً.
    ...çok önemli, önemli bir ... arkadaşımsın. Open Subtitles أنت لا تزال مُهمّاً جداً لي، صديق... مُهم.
    Neyse, çok da önemli değil. Open Subtitles حسناً، لا يهم، هذا ليس مُهمّاً.
    önemli olsa iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن يكون الأمر مُهمّاً.
    önemli bir şey olsa iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن يكون هذا مُهمّاً.
    İlk çıkmaya başladığımızda bana vermiştin, bende senin için önemli diye sakladım ve yalan söyledim. Open Subtitles لأنّك أعطيتني إيّاه عندما بدأنا التواعد، وعلمتُ أنّه كان مُهمّاً لك، ولذا... كذبت.
    önemli bir şey değil. Sadece içki içeceğiz. Open Subtitles ليس الأمرُ مُهمّاً , فقط موعد للشرب
    Tamam madem bu kadar önemli Open Subtitles حسناً إذا كان ذلك مُهمّاً لكِ
    Bodaway'i cezalandırmak masum insanların güvenliğinden daha önemli değilmiş, üzgünüm. Open Subtitles مُعاقبة (بوداواي) ليس مُهمّاً بقدر إبقاء الناس الأبرياء آمنين، لذا أنا آسف.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد