Brindisi'ye giden gemiyi kontrol edeceğim. Siz de onları gören olmuş mu soruşturun. | Open Subtitles | سوف نتأكد من القوارب الذاهبة إلى برنديسي, و نسأل اذا أقلوهم إلى هناك |
Yarın tekrar geniş çaplı bir kontrol yapacağız. | Open Subtitles | سوف نقوم بعمل فحص آخر غداً حتى نتأكد من عدم وجود إصابات آخرى |
Biz güvenli olduğuna emin olana kadar kimse içeri girmeyecek. | Open Subtitles | لن يتمكن أحد من الخروج, حتى نتأكد من كونه آمناً |
Gelecekte Amerikan hayatlarına malolsa da, bu saldırıyı, kendimizden emin olana kadar geciktirmeliyiz. | Open Subtitles | حتى لو كلف الأمر أرواح الأمريكيين في المستقبل يجب أن نؤجل الهجمة إلى أن نتأكد من الدلائل التي لدينا |
Bir de Doug, her şeyin sımsıkı olduğundan emin olalım. | Open Subtitles | و دوغ، دعنا نتأكد من أننا واثقين من باقي الأمور. |
İnsanların şeytana uyup Tanrı dışında başka cevaplar aramamalarından emin olmak zorundayız. | Open Subtitles | وعلينا أن نتأكد من أنهم لن يبحثون .عن الإجابات خارج هذه الكنيسة |
İşte bu yüzden, bunun doğru ellere geçtiğinden emin olmalıyız. | Open Subtitles | لذلك علينا أن نتأكد من إعطائها للأشخاص الصحيحين, كما تعلون |
- Kule kontrol kayıtlarını inceliyoruz. | Open Subtitles | نحن نتأكد من سجل برج المراقبة الرئيسي الآن |
- Son 24 saatte yapılan karaciğer nakillerini kontrol edelim. | Open Subtitles | دعنا نتأكد من عمليات زراعة الكبد في ال 24 ساعة القادمة |
Hiçbir şeyi kontrol etmemize gerek yok, çünkü kimin yaptığını biliyoruz. | Open Subtitles | لا يجب علينا أن نتأكد من شيء، لأننا نعرف من قام بهذا. |
Sanırım bir kontrol etmeliyiz. Trafik azalmıyor. | Open Subtitles | أعتقد يجب أن نتأكد من ذلك هذا المرور لن يكون أضيق |
Zemin tüm whitelighters biz güvenli olduğundan emin olana kadar ... iyi, hepimiz belki gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أننا كلنا نعتقد أنه ربما يجب علينا نبقي كل المرشدين البيض حتى نتأكد من أن الوضع آمن |
Zorlamanın daha fazla yayılmadığından emin olana kadar, ikiniz servise yaklaşmayacaksınız. | Open Subtitles | حتى نتأكد من أن العدوى لن تنتقل أنتما الإثنان منوعان من الإقتراب من ذلك المركز |
Stabilize olduğuna emin olana dek Nathan onu gözlem altında tutacak. | Open Subtitles | الى ان نتأكد من أن حالته مستقرة من عبقري جينات الى مربية أطفال ؟ |
Onları da bizimle götürüp insan olmadıklarına emin olalım. | Open Subtitles | لنأخذ هؤلاء الرجال معنا و نتأكد من عدم تحوّلهم إلى بشر |
- Onun odasını görmemiz gerek, bir resmini bulalım, doğru kişi olduğundan emin olalım. | Open Subtitles | نحن في حاجه الى ان نرى غرفتها نأخذ صورة لها,نتأكد من الشخص المعني |
Organizasyonumuzdaki azınlıkların ve sorun çıkartan kişilerin seslerinin çıktığından ve duyulduklarından emin olmak için ne yapabiliriz? | TED | كيف نتأكد من أن المشوشين، كل أصوات الأقلية في المنظمة صريحة ومسموعة؟ |
Sana bulaşmadığından ya da enfeksiyon kapmadığından her şekilde emin olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نتأكد من أنك لست ملوثة أو مصابة بأي شكل. |
Gerçek şu ki, silahı yokettiğimizden emin olabilmek için, Önce onu bulmamız gerek. | Open Subtitles | الحقيقة هى أننا يجب أن نتأكد من تدمير السلاح، بجل أن نجده أولاً |
Onu aç ve bankadan olup olmadıklarını teyit et. | Open Subtitles | كي نتأكد من الأشخاص الذين يعملون في المصرف |
- oradan çıkmamalarını sağlayacağız... - Aylardan Ağustostayız, Leonidas... | Open Subtitles | سوف نتأكد من نحن فى شهر أغسطس يا ليونايدس |
Sadece kimse zarar görmeden bu işin kapanacağından emin olmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ما علينا فعله هو أن نتأكد من أن ينتهي هذا الأمر بدون أن يتعرض أي أحد للأذى |
Bu nedenle bu yetkileri kullanırken elden geldiğince dikkatli olacağız. | Open Subtitles | لذا يجب أن نحاول قدر جهدنا أن نتأكد من صلة المشتبه بهم بالحادث |
Onu müşahade altında tutacağız. | Open Subtitles | سنراقبها، لكي نتأكد من أن ضغط دمها لن ينزل مجدداً. |