Sonuç olarak, sürekli dislanan hiçbir seye adapte olamayan birisiyim ve bu da muhtemelen madde bagimliligi problemimin sebebi. | Open Subtitles | نتيجة لذلك أحسست دائما بأني منبوذ لم أستطع الإنسجام أبدا فهذا هو ربما سبب مشكلتي في سوء إستخدام المواد |
Sonuç olarak ziyareti esnasında çocuk sahibi olmayan koruyucu aileler kurbanları haline geliyor. | Open Subtitles | نتيجة لذلك العائلات المؤقتة التي لم يكن لديهم طفل عندما زارتهم اصبحوا ضحاياها |
Sonuç olarak zanlının performansını mükemmelleştirmek için öldürmelere artırarak devam edeceğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | نتيجة لذلك,نظن ان عمليات القتل ستستمر بالتصعيد بينما يجهد الجاني ليحقق المثالية |
Sonuç olarak, üstel eğilimler bizi şaşırtıyor. | TED | نتيجة لذلك الموديلات الأسية تأخذنا لنا غرة. |
Bunun sonucunda, rol kabiliyeti olan birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | و نتيجة لذلك أحتاج إلى شخص لديه مهارة مسرحية |
bunun sonucu olarak, daha fazla bireye teşhis kondu ve ihtiyaç duydukları kaynaklara erişim sağlandı. | TED | و نتيجة لذلك فإن الكثير من الأفراد تم تشخيصهم و إعطائهم حق الوصول إلى الموارد التي كانوا بحاجتها. |
Sonuç olarak, 2 yıl boyunca hiçbir test olmadı. | TED | و نتيجة لذلك ظل الاختبار غير متاح لمدة عامين |
7:00 Hazine Sonuç olarak, kahraman değerli birşey talep ediyor. özel bir onay ya da güç. | TED | 07:00: مرحلة الكنز نتيجة لذلك البطل يحوز بعض المكاسب سواء الاعتراف بفضله ، أو حصوله على بعض السلطة. |
Ve Sonuç olarak, bunun herhangi bir anlamlı sesi temsil etme becerisi karşısında hayal kırıklığına uğrarım. | TED | وأحبط قدرته نتيجة لذلك عن تمثيل أي صوت ذا مغزى. |
Sonuç olarak ticari konvoyların korunması konusu, tümden ve kötü bir şekilde ihmal edildi. | Open Subtitles | نتيجة لذلك كانت حماية الممرات التجاريه ككل مهمله بشكلاً كامل |
Sonuç olarak umarım bu çalışma günlüğüm, yüksek lisans için başvurumu dikkate alacak olanlar için aydınlatıcı olmuştur. | Open Subtitles | نتيجة لذلك أتمنى لهذه اليوميات أن تظهر للنور لأولئك الذين يعتبرون تطبيقي للتخرج من الكلية |
Onlar kopyaydılar nesillerdir kopyanın kopyası, onun da kopyası şeklinde ve Sonuç olarak da geri döndürülemeyen genetik bir çöküş yaşadılar. | Open Subtitles | لقد كانوا مستنسخين نسخ من نسخ من نسخ ، عبر الأجيال و نتيجة لذلك عانوا من تدهور جينات جنسهم |
Sonuç olarak, polisin görevi askıya alınmış ve davanın soruşturması da baş müdürlüğe devredilmiş. | Open Subtitles | نتيجة لذلك ، هناك حديث أن شرطياً تمّ تعليقه والقضية ستتحوّل إلى رئيس الشرطة لإجراء المزيد من التحقيق |
Sonuç olarak, konuk şehirler kendilerini küçük bir ekonomik patlama, turizm, V eşyaları ticareti içinde buldular. | Open Subtitles | و نتيجة لذلك ، فالمدن المضيفة يجدون أنفسهم في خضم طفرة اقتصادية مصغرة السياحة ، الإنفاق على السلع |
Sonuç olarak Pasadena'dan sonsuza kadar ayrılıyorum. | Open Subtitles | و نتيجة لذلك, سأغادر مدينة باسادينا للأبد |
Bir zamanlar bir ilişkin vardı, aşıktın ama kötü sonuçlandı ve Sonuç olarak derinden yaralandın. | Open Subtitles | لقد كنتَ في علاقة ذات مرّة كنتَ عاشقاً ولكنّه إنتهى بصورة سيئة للغاية وقد جرحتَ بشدّة نتيجة لذلك |
Sonuç olarak, okulda şiddet yalnızca kavga ve kabadayılıktan ibaret değildir. | Open Subtitles | نتيجة لذلك ، العنف في المدرسة ليس مجرد ضرب او عقوبات وكل ذلك |
Sonuç olarak ben burada, bu barda yalnızım | Open Subtitles | و نتيجة لذلك أنا عالق . هنا , وحدي , في هذة الحانة |
Sonuç olarak, memleketin en iyi işletme okuluna kabul edilmişti. | Open Subtitles | نتيجة لذلك .. لقد قُبل في افضل كليه للإعمال في هذهِ البلاد |
Bunun sonucunda da bazı güçlü ilaçlara bağımlı hale geldi. | Open Subtitles | و نتيجة لذلك , أصبح مدمناً على الكثير من الأدوية القوّية |
Ve her gün, bunun sonucu olarak, insanlar ölüyor. | TED | وفي كل يوم، يموت الناس نتيجة لذلك. |
Sonra hacklendim, bunun bir sonucu olarak hastalarimdan biri öldürüldü. | Open Subtitles | ثم تعرضت للأختراق و نتيجة لذلك أحد مرضايّ تعرض للقتل |