Bizim için eğer algoritmalar dünyaya papaz yardımcılığı yapacaklarsa, eğer bizim ne görebildiklerimizi ve görmediklerimizin kararını vereceklerse, o halde bizim emin olmamız gereken onların sadece uygunluk konumunda bulundurulmamalı. | TED | وبالتالي إن كانت اللوغاريثمات ستتحكم في عالمنا، إن كانت ستقوم بتقرير ما يمكن أن نراه وما لا يمكن أن نراه، حينها يجب أن نتيقن من أنها لا تخضع فقط للصلة. |
Lösemi, ancak ilave test sonuçlarını almadan bundan emin olamayız. | Open Subtitles | سرطان الدم، ولكننا لن نتيقن من أي شيء حتى استكمال بقية الفحوصات. |
Asla kullanamayacaklarından emin olmamız gerek. | Open Subtitles | حسنٌ، لذا يجب أن نتيقن من عدم استخدامهم إياهم |
Bizim emin olmamız gereken onların aynı zamanda rahatsızlık verici veya zorlayacı veya önemli olanlarıda göstermeleri -- TED'in yaptığı budur -- diğer düşüncelerin yönleri. | TED | يجب أن نتيقن من أنها ترينا كذلك أشياء غير مريحة أو متحدية أو مهمة -- هذا ما يقوم به TED -- وجهات نظر أخرى. |
Charlie Rose: Larry bana bir e-posta gönderdi ve basitçe şunları söyledi: emin olmamız gereken bir nokta var Orta yaşlı sıkıcı erkek grubu gibi görünmememiz lazım. | TED | شارلي روز: حسنا، لقد بعث لي لاري بريدا إليكترونيا، حيث قال بالأساس، علينا أن نتيقن من ألا نبدو كرجليْن مُملَّيْن في متوسط العمر. |
Bunu tartışmadan önce en azından öldüklerine emin olamaz mıyız? | Open Subtitles | دعينا على الأقل نتيقن... من وفاتهم قبل أن نقرر. |
Ama bunu yapanın siz olmadığınızdan emin olana kadar... | Open Subtitles | لكن حتى نتيقن من أنك لم تفعل هذا |
Bu şeylerin öldüğünden emin olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتيقن من موت هذه الأشياء |
Videoda söylenenlerin doğruluğundan emin olmadan bunu halka gösteremeyiz. Yoksa ulusal seferberlik ilan etmek zorunda kalabiliriz. | Open Subtitles | آمل أن تتفهمين أنه لا يمكننا أن ندع العامة يشاهدون ذلك حتى نتيقن من صحة تلك الإدعاءات. خلاف ذلك، سنخاطر بإعلان الحرب على آخرون |
Sam, bunların askerin ailesine ulaştırıldığından emin olmalıyız. | Open Subtitles | (سام)، يجب أن نتيقن من أن يأخذ أحد هذا لوالديه |
Ejderha Dili tarafından gönderildiğinden emin olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نتيقن من أنه مرسَل من قبل (لسان التنين). |
emin olana kadar Tina'yı izlemeyi sürdüreceğim. | Open Subtitles | سأظل أتبع (تينا) حتى نتيقن من الأمر |