| Bizlerden biri olmak istedin. Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أرادوا أن يكون ولكن مع الأولاد الآن نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yukarı çıkmalıyız Frank. Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة للحصول على الطابق العلوي، فرانك، نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| 20 saniye içinde karada olacaksın ama Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | هل سيكون على الأرض في 20 ثانية، ولكن نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Kaybolmakta olan tarihe sahip çıkmak için sizin yardımınıza ihtiyacımız var. | TED | نحن بحاجة لمساعدتكم لاستعادة التاريخ الذي يتم فقدانه. |
| Sizinle karşılaştığımıza çok sevindik fakat yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن سعداء لمقابلتك. ولكن نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Bize Yardımın lazım. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Sonrasını ben hallederim. Oğlum orada bir yerde. Yardımınız lazım. | Open Subtitles | سوف نتحدث عن هذا فيما بعد إن ابني هناك و نحن بحاجة لمساعدتكم |
| Dinle beni, Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | استمع لي، نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Bak, Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | اسمع، نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| - Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | - - نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Birilerinden intikam almak için yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم الحصول على الانتقام من شخص ما. |
| Sonali, bilmiyorum Artık en sevdiğiniz kişi Ancak yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | سونالي، وأنا أعلم أنني لست الشخص المفضل لديك بعد الآن، ولكن نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Adalet Loncası yardımınıza ihtiyacımız var | Open Subtitles | العدل نقابة، نحن بحاجة لمساعدتكم. |
| Yardımın lazım. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم |
| Yardımınız lazım. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكم. |