Biz sadece çocukları beslemekten bahsetmiyoruz. Bu bir sivil haklar konusu. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن اطعام الأولاد فحسب هذه مشكلة حق مدني |
Biz burada bebek sahibi olacağımızın veya aile kuracağımızın, heyecanını yaşamaktan bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن إثارة الحصُول على طفِل أو تشويق مستقبَل عائلتنا. |
Sıradan bir röntgenciden bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن شخص يختلص النظر على النساء في خلوتهنّ. |
Cadillac'tan bahsetmiyoruz, Lester. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن سيّارة كاديلاك يا ليستر. |
Büyük bir soygundan bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | لا أعرف، نحن لا نتحدّث عن سرقة كبيرة |
Efendim, burada sadece bir trenden bahsetmiyoruz. Chrysler binası büyüklüğünde bir füzeden bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن قطارٍ و حسب يا سيّدي بل عن صاروخٍ بحجم مبنى "كرايسلر" |
Biz 40 aileden bahsetmiyoruz ? Değil mi ? | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن 40 عائلة، صحيح؟ |
Aynı yerden bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن نفس المكان |
Belli ki aynı yerlerden bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدّث عن نفس المكان |
Yani Megan'dan bahsetmiyoruz. Trudy'den de bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | إذًا، نحن لا نتحدّث عن (ميغان) ولا عن (ترودي). |
Castle, burada paparazzi ve ünlülerden bahsetmiyoruz. | Open Subtitles | (كاسل)، نحن لا نتحدّث عن مُصورّي الفضائح والمشاهير. |
Bu konudan bahsetmiyoruz Gretel. Bir söz verdik, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | (نحن لا نتحدّث عن ذلك (غريتل قطعنا وعداً و أنتِ تعرفين ذلك |