Biz sadece askeriz ve ölürsek arkamızdan gelecek pek çokları var. | Open Subtitles | نحن مجرد جنود في جيوشهم وهنالك الكثيرون ليواصلو المهمة إن توفينا. |
Biz sadece askeriz ve ölürsek arkamızdan gelecek pek çokları var. | Open Subtitles | نحن مجرد جنود في جيوشهم وهنالك الكثيرون ليواصلو المهمة إن توفينا. |
Evrimsel olarak Biz sadece bir sinyal iz. | TED | الحديث من منظور تطوري، نحن مجرد صورة على شاشة. |
Ya Biz sadece minik, küçücük şeylersek ve diğer uçsuz bucaksız evrenin bir parçasıysak? | Open Subtitles | ماذا اذا كنا مثل هذه الاشياء التافهه و نحن مجرد شئ من هذا الكون الضخم |
Bizler sadece oda arkadaşı olan iki arkadaşız. | Open Subtitles | نحن مجرد أصدقاء صدف أنهما شريكين في السكن |
Biz sadece arkadaşız. Ben ona aşk hayatı üzerine tavsiyelerde bulunuyorum. | Open Subtitles | نحن مجرد صديقين أقدم لها النصيحة عن حياتها العاطفية |
- Biz sadece ortağız. - Bunu Charlie'ye de anlatsana. | Open Subtitles | لا توجد علاقة بيننا بالله عليك نحن مجرد شركاء |
Evet, Biz sadece bu planın iş gücüyüz. | Open Subtitles | نعم، نحن مجرد عاملين في هذا الأمر يا رجل |
Biz sadece ortaya koyarız, fiyatları belirlemeyiz. | Open Subtitles | نحن مجرد كومة على الرفوف لانقوم بتحديد الأسعار |
- Hadi canım, Biz sadece arkadaşız. - Menfaati olan arkadaşlar. Bir düşün bunu. | Open Subtitles | هيا , نحن مجرد أصدقاء أصدقاء بمنافع , فكر بذلك |
Anne bu çıkmak değil Biz sadece birbirini tekrar görmüş eski arkadaşız. | Open Subtitles | ليس موعداً يا أمي نحن مجرد أصدقاء قدامى يتبادلون الأخبار |
Biz sadece başkasının tahtasında oynatılan parçalarız. | Open Subtitles | نحن مجرد بيادق يتم تحريكها على طاولة شطرنج شخص آخر |
Sadece... Biz sadece... Sohbet ediyorduk. | Open Subtitles | انها ليست شيئا نحن مجرد وجود و شيت دردشة هنا |
Biz sadece en üste ulaşmaya çalışan iki şefiz. | Open Subtitles | نحن مجرد طاهيان نحاول أن نكون ناجحين جداً. |
Biz sadece bir erkekle görüşmek isteyen iki tane heteroseksüyel kızız şu çılgın dünyada. | Open Subtitles | نحن مجرد فتاتان محبتان للجنس الآخر نتطلع للقاء رجل في هذا العالم المجنون |
Biz sadece İngiltere'de birkaç gösteride çalacak bir müzik grubundaki iki adamız. - Ne? | Open Subtitles | نحن مجرد فرقة غنائية ذاهبة إلى إنجلترا لتقديم بعض العروض |
Bak dostum, sorun çıksın istemiyoruz. Biz sadece kaybolmuş yürüyüşçüleriz. | Open Subtitles | إسمع يا رجل، لا نريد أيّة مشاكل، نحن مجرد متنزهين تائهين. |
Biz sadece bu cam kutuyu çalıştırmaya çalışıyoruz, tamam mı? | Open Subtitles | نحن مجرد محاولة لتشغيل صندوق زجاجي هذا، حسنا. |
Biz sadece onların devasa yatırım şirketinde bilgi teknolojileri robotlarıyız. | Open Subtitles | نحن مجرد نحلات تقنية بهذه الشركة الاستثمارية العملاقة |
Biz sadece inekleyen inekleriz. | Open Subtitles | نحن مجرد مهووسين يقومون بأعمال المهووسين. |
Evet, Bizler sadece bir avuç liseli genciz. | Open Subtitles | لا , نحن مجرد باقه من اطفال المدرسه الثانويه |