Gelir eşitsizliğinin en tepeye tırmandığı bir çağda yaşıyoruz. | TED | لذا نحن نعيش في عصر من عدم المساواة في الدخل المتزايد، خاصةً في أعلى الهرم. |
Çok ama çok karanlık bir çağda yaşıyoruz ve siz de sorunun büyük bir parçasısınız. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر مظلم جداً وأنتما جزء من المشكلة |
Biliyorsunuz televizyon ve fotoğraf çağı. Görüntüleri bir kez görüp unutmaya alıştığımız bir çağda yaşıyoruz. Bunlar büyük karmaşık resimler, neredeyse çizgi roman gibi birden çok hikâye anlatıyorlar. | TED | نحن نعيش في عصر اعتدنا فيه على الصور التي نراها في التلفاز الصور ذات البعد الواحد. أما هذه فهي قطع كبيرة ومعقدة تقريباً كرسومات كرتونية ذات أبعاد متعددة |
Yani şöyle ki küresel plütokrasi çağında yaşıyoruz, ama bunun yavaş yavaş fakına varıyoruz. | TED | لذا نحن نعيش في عصر النخبة الثرية العالمية، ولكن كنّا متأخرين في ملاحظة ذلك. |
- Kızların gücü çağında yaşıyoruz. - Haklısın. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر تسيطر فيه الفتيات انت محقه |
Üzgünüm Bundy, ama herkesin hakkına saygı duyulan bir çağda yaşıyoruz. | Open Subtitles | عذرا، بندي، ولكن نحن نعيش في عصر... ... حيث حقوق الجميع لا بد من احترامها. |
Bilginin her yerde bulunabildiği ve uzmanlığın bir tür "su ekleme" olduğu bir çağda yaşıyoruz, ama iyi bir anlatımla birlikte, sergideki objelerin sunumuyla karşılaştırılabilecek hiçbir şey yoktur. Küratörün yaptığı şey, genel izleyicinin keşfedebilmesi için karmaşık ve ezoterik bir objeyi bütünlüğünü koruyarak yeniden canlandırmaktır. | TED | نحن نعيش في عصر المعلومات المتوافرة في كل مكان، وخبراء التجارب البسيطة، لكن لايوجد ما يمكن مقارنته مع تقديم قطعة رائعة بشكل قصة كاملة و جيدة مايقوم به الوصي على المتحف، هو شرح هذه اللوحة المعقدة والدالة على حدث معين، بطريقة تحفظ تكامل اللوحة، بطريقة تفرغ مضمونها وتقدمه للجمهور. |
Karanlık bir çağda yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر الظلمة |
Sadece Baltimore değil, cahil bir çağda yaşıyoruz. | Open Subtitles | ليس الأمر في (بالتيمور) فقط نحن نعيش في عصر الظلام والجهل |
(Kahkaha) Duygu bilgisinin çok önemli bir varlık olduğu bir çağda yaşıyoruz, günümüzde duygular pek çok şeyi açıklamada kullanılıyor, politikacılar tarafından sömürülüyor, algoritmalar tarafından manipüle ediliyor. | TED | (ضحك) نحن نعيش في عصر يُعدّ فيه إدراك العواطف سلعة ذات أهمية قصوى، وتستخدم فيه العواطف لتفسير أشياء كثيرة، أو تُستَغَلّ من قِبَل السياسيين، أو يتم التلاعب بها بواسطة الخوارزميات. |
Olağanüstü bir çağda yaşıyoruz Bayan Grimke. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر المعجزات آنسة (جريمكي) |
Altın bir çağda yaşıyoruz, Fogg. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر ذهبي يا (فوغ) |
Simülasyonlar çağında yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر المحاكاة |
Mucizeler ve şaşkınlıklar çağında yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر العجائب... و المعجزات |
B+ ve de internet çağında yaşıyoruz. | Open Subtitles | - بي بي+ - و نحن نعيش في عصر الإنترنت |
Bir teknoloji çağında yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش في عصر تكنلوجي |