Sinirbilimciler bize, gördüğümüz bütün biçimleri, nesneleri, renkleri ve hareketleri onların oluşturduğunu söylüyor. | TED | يقول علماء الأعصاب بأنها تخلق بشكل آني جميع الأشكال والألوان والحركات التي نراها |
Kolayına kaçmadan, gerçekten gözlüklerle gördüğümüz dünyayı deneyimlemeyi simule etmeye çalışıyoruz. | TED | نريد محاكاة التجربة الواقعية التي نراها عبر النظارة، بدون أي خدع. |
Dişçi ya da değil, son zamanlarda neden onu görmedik? | Open Subtitles | طبيب الأسنان أو غيره لماذا لم نعد نراها كثيراً؟ |
Şimdi ona yaklaşalım ve daha detaylı görelim. Fotoreseptör hücreleri burada yukarıda görünüyor, | TED | ولكن ان استطعنا ان نغوص هنا .. لكي نرى تفاصيل أكثر خلايا الابصار هي التي نراها هنا على السطح |
Biz dev gibiyiz ve görmek için çok küçük olan şeylerin farkında değiliz. | TED | نحن البشر كائنات عملاقة، وبالتالي لا نستطيع إدراك أمور أصغر من أن نراها. |
Birçok böcek ve kuş, bizim tamamen körü olduğumuz morötesi ve kızılötesi gibi ışık dalga boylarını Görebilir. | Open Subtitles | الكثير من الحشرات و الطيور تستطيع رؤية أطوال موجية للضوء لا نراها نحن أبداً مثل الأشعة فوق البنفسجية و تحت الحمراء |
Bir tür ayna görevi görüyorlar bence normalde yansımasını görmediğimiz şeyler için. | Open Subtitles | أعتقد اٍنها تقوم بدور المرايا للأشياء التى لا نراها منعكسة بطبيعة الحال |
Görmememiz gereken şeyleri her zaman görürüz. | Open Subtitles | كنا نرى أموراًَ كان ينبغي ألا نراها طوال الوقت |
Çevremizde gördüğümüz güzel nektar kuşu doğanın polinasyon ekibinin bir üyesidir ve bitkilerimize meyve vermesi için yardım eder. | TED | وطيور الشمس الجميلة التي نراها في بيئاتنا جزء من طاقم عملية التلقيح في الطبيعة، وتساعد نباتاتنا في تكوين الثمار. |
Şu an gördüğümüz nesneler 10 milyar ışık yılı uzaklıktadır. | Open Subtitles | الأشياء التي نراها الأن تبعد عنا 10 بلايين سنة ضوئية |
Pozitif tarafı, yani bugün gördüğümüz madde ve enerji, tepe gibidir. | Open Subtitles | الجانب الموجب من الأشياء المادة والطاقة التي نراها اليوم كأنها التلّ |
gördüğümüz ilk kuyruğa gireceğiz ve hangi lanet tursa katılacağız! | Open Subtitles | سوف ندخل أو لعبة نراها وسوف نركب أي لعبة لعينة |
Hayvanlar aleminde gördüğümüz mutasyonları tersine çevirmek için tedaviyi yapmamıza yardım etmenizi istiyoruz. | Open Subtitles | نريدك أن تساعدنا في عمل علاج لنعكس التغيرات التي نراها في المملكة الحيوانية |
Ve bu ilaca cevap verelenlerde bunların belirli paternleri olduğunu buluyoruz. gördüğümüz şu, kanlarında bu ilaca yanıt vermelerine neden olan bir durum mevcut. | TED | و إذا وجدنا نمط من الأشياء المستجيبة للدواء، نراها في ذلك الدم، لديها الحالة التي تمكنها من الاستجابة لهذا الدواء. |
Bu sabah çıkıp gitti. O zamandan beri görmedik. | Open Subtitles | لقد غادرت هنا فى الصباح ولم نراها منذ ذلك الحين |
Şimdi tek tek görelim. | Open Subtitles | الآن نراها منفردة تبحث عن ضحيتها التالية |
Hepimiz ırkın toplumsal olarak inşa edilmiş bir olgu olduğunda anlaşabiliriz ama günlük yaşamımızda bunu görmek genellikle zordur. | TED | الآن، لنا أن نتفق جميعًا بأن العِرق ظاهرة من بناء المجتمع، ولكن، من الصعب أن نراها في حياتنا اليومية. |
Senin ve benim kaçıracağım şeyleri Görebilir. | Open Subtitles | سيرى أشياءاً لن نراها أنا وأنت |
Uzak sonlu ya da sonsuz olabilir, ama evren hızlandığı iin bizim görmediğimiz ve ileride de asla göremeyeceğimiz kısımlar var. | TED | الفضاء قد يكون محدوداً أو غير محدود، و لكن لأن الكون يتسارع، هنالك أجزاء منه لا نستطيع رؤيتها و لن نراها أبداً. |
Devam eder, ve onu etki noktasından, durmuş olan sıradan maddeden daha da uzakta görürüz. | Open Subtitles | وتستمر ونحن الآن نراها في أبعد نقطة لها من الحدث عن المادة الطبيعية والتي توقفت |
Eşitsizliğe o kadar alışkınız ki, bazen, burnumuzun önünde olmasına rağmen göremeyiz. | TED | لقد اعتدنا كثيراً على اللامساواة حتى صرنا أحيانا، لا نراها وهي أمام أعيننا. |
Soru şu, beyinde gördüğümüz ölçekteki güçleri neden bilgisayarda göremiyoruz? | TED | والسؤال هو ، لماذا لا يمكننا رؤية هذه الدرجة من الطاقة في أجهزة الكمبيوتر كالتي نراها في الدماغ؟ |
Difraksiyon olarak adlandırılan fenomen nedeniyle, görebileceğimiz küçük objeler için temel limitler vardır. | TED | هذا سببه ظاهرة تسمى انحراف الضوء، توجد حدود أساسية لأصغر الأشياء التي يمكن أن نراها. |
Phil ve Claire'in evine götürürsek bir daha göremeyeceğiz, değil mi? | Open Subtitles | أعتقد أننا إن ذهبنا بها إلى منزل فيل وكلير فلن نراها مجددا، صحيح؟ |
Biliyoruz çünkü etrafımıza bakıyoruz ve Görüyoruz. | TED | حسناً، نحن نعرف لأننا ننظر للأشياء كما أننا نراها. |
gördüğünüz gökyüzünü, var olduğunu bildiğimiz her diğer canlı ile paylaşıyoruz. | TED | والسماء التي نراها نشاركها مع كل الأحياء الأخرى التي نعرف بوجودها. |
Bazen bizim göremediğimiz ve hissedemediğimiz şeyleri görür ve hissederler. | Open Subtitles | أحياناً يرون أشياءً لا نراها ويشعرون بأشياء لا نشعر بها |
Tezgâhın arkasındaki hanımlar ellerinizi göreyim ve alarma basmayın. | Open Subtitles | السيدات وراء العداد، ارفعوا أيديكم حيث نراها وليس على جرس الإنذار |