ويكيبيديا

    "نستطيع أن نرى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • görebiliriz
        
    • görebiliyoruz
        
    • göremeyiz
        
    • görebilir miyiz
        
    • görebilirdik
        
    Enflasyondan sonra, a sıl petrol fiyatlarının ikiye ya da üçe katlandığını görebiliriz. Open Subtitles نستطيع أن نرى أسعار النفط الحقيقية تضاعفت إلى مرتين أو ثلاثة بعد التضخم
    Sonrasında mikroskopla baktığımızda ufacık bir zehir damlası görebiliriz. TED ثم تحت المجهر نستطيع أن نرى ظهور قطرة صغيرة من السم.
    Çocukların neyle etkileştiklerini an be an görebiliyoruz. TED نستطيع أن نرى لحظة بلحظة ما الذي يجذب الأطفال.
    Bugün evrenin görülebilir sınırlarına kadar görebiliyoruz, zamanda geriye doğru, neredeyse Büyük Patlama'nın kendisine kadar. TED و نستطيع أن نرى إلى حدود الكون المستكشف. و نعود بالزمن إلى الوراء من خلال نظرتنا للكون، إلى لحظة الإنفجار الكبير.
    Atomlar, göremeyiz. Hiç kimse de göremeyecek. TED لا نستطيع أن نرى الذرات ولا أحد سيستطيع رؤيتها أبداً.
    Alanı görebilir miyiz Hey. Open Subtitles هذا رائع ، هل نستطيع أن نرى المكان؟
    Durum şuydu ki: Bir ay orada olacaktık, ve ben hayvanların bize alışmasını istiyordum. Böylece onları rahatsız etmeden davranışlarını görebilirdik. TED ولكن الفكرة كانت على أساس أننا سنكون هناك لمدة شهر فقط وأردت من الحيوانات أن تتأقلم لوجودنا من أجل أن نستطيع أن نرى سلوكياتهم دون أن نزعجهم
    Maddeyi görebiliriz. Ama konunun, özün ne olduğunu göremeyiz. TED نستطيع رؤية المادة. لكننا لا نستطيع أن نرى ما هو الأمر.
    Benzer şekilde, ışıldayan nötron yıldızını yalnızca ışını bize dönükken görebiliriz. Open Subtitles .. بمعنى أننا لا نستطيع أن نرى النجم النيتروني إلا فى حالة أن شعاع الضوء يكون مُوجَّه نحونا
    Çok şey öğrenebiliriz. Nasıl öldürdüğünü bile görebiliriz. Open Subtitles سيقوم بتصرف أبعد مما هو عليه ولربما نستطيع أن نرى طريقته في القتل
    Burası oturma odası olacak böylece buradan bakıp, bizi ziyaret edecekleri görebiliriz. Open Subtitles هذه صالة الإستقبال ،من خلالها نستطيع أن نرى ...كل من يأتي لزيارتنا
    Bugün hava çok açık, kilometrelerce öteyi bile görebiliriz. Open Subtitles اليوم الجو صحو نستطيع أن نرى لأميال من هنا.
    Dünya'dan Güneş'in ancak sekiz dakika önceki halini görebiliriz. Open Subtitles من الأرض نستطيع أن نرى الشمس فقط كما كانت قبل ثمان دقائق
    Ve artık sadece kedi ve köpek görmenin yanı sıra, etrafta hareket edip birbirleriyle iletişimini de görebiliyoruz. TED والآن، بدلاً من مجرد رؤية ذلك القط والكلب، نستطيع أن نرى تحركاتهم وتفاعلهم تجاه بعضهم البعض.
    Şu an da bu dağın zirvesine kadar ki yolumuzu açıkca görebiliyoruz. TED نستطيع أن نرى طريقنا الآن واضحًا لقمة ذلك الجبل
    Collect Pond'u ve akıntıları sayısallaştırabiliyoruz ve şehrin bugünkü coğrafyasında aslında nerede olduklarını görebiliyoruz. TED نستطيع أن نرقمن بركة كولكت والجداول المائية، و نستطيع أن نرى بدقة موقعها الجغرافي في المدينة اليوم.
    Asla direkt göremeyiz, ışık geçirmezler. TED لن نستطيع أن نرى من خلالها ، أنها معتمة للضوء
    Aron'u buradan görebilir miyiz acaba? Open Subtitles أتسائل إذا كنا نستطيع أن نرى (آرون) من هنا
    Senin gördüğünü biz de görebilir miyiz? Open Subtitles -كيف لا نستطيع أن نرى ما رأيته أنت ؟
    (Gülüşmeler) Bu modellerin hepsini topladığımız ve analiz ettiğimiz devasa büyüklükteki verilerde açıkça görebilirdik. TED (ضحك) نستطيع أن نرى بوضوح خلال كل هذه النماذج الحجم الهائل للبيانات التي جمعناها وحللناها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد