Artık güvenli bir tesiste olduğumuza göre yedeğini alsak iyi olacak. | Open Subtitles | يجدر بنا أن نصنع نسخة إحتياطية بما أننا في منشأة آمنة. |
Umarım yedeğini almışsınızdır. | Open Subtitles | آمل بأنك أخذت نسخة إحتياطية |
Ama her zaman yedeğini alır. | Open Subtitles | لكن هناك دائما نسخة إحتياطية. |
- Güvensizim ve aptalım ama bunlar, Matt'in sonsuza kadar sana aşık olacağını ve yedek olacağım gerçeğini değiştirmez. | Open Subtitles | -و مُتشككة و غبية . لكنهذالا يغيرالحقيقة.. ( مات) سيظل يحبّكِ دائماً، و أنا لن أكون سوى نسخة إحتياطية. |
- Başka bir yedek daha olmalı. Hayır, hayır. | Open Subtitles | -لا بد أن هناك نسخة إحتياطية اخرى |
Görünüşe göre, yedek bir dosya varmış. | Open Subtitles | تبين أنه هناك نسخة إحتياطية |
Yerinde ve uçbirimde bulunan tüm sürücülerle Quantico'daki tüm yedek verileri yok edin. | Open Subtitles | دمروا كل المحركات و المحطات في الموقع و قموا بنقل نسخة إحتياطية (الى مركز الخدمات في (كوينتاكو |
İstasyondaki baş TV teknisyeni cinayet gecesinin video görüntülerinin yedek bir kopyasını ele geçirip sabit diskinden bu kasede aktardı. | Open Subtitles | فكما ترون، إستطاع رئيس التقنيين التلفزيونيين إستعادة نسخة إحتياطية... للمقطع المُصور من ليلة الجريمة من قرصه الصلب وإلى شريط الفيديو هذا. |