Çünkü görme sinirlerinden birisini parçaladı ve yüzünün yarısı gitti. | Open Subtitles | لأن هذا قضى على أعصابه البصرية، و .نصف وجهه تقريباً |
yüzünün yarısı gitmiş fakat görüşünün geri geleceğini söylediler. | TED | نصف وجهه قد ذهب. لكنهم قالوا أن الرؤية بدأت تعود. |
Olay yerine giden ilk ekipler yüzünün yarısı parçalanmış ölü bir adam buldu. | Open Subtitles | اول المستجيبين وجدوا رجلا ميتا مع نصف وجهه ممحي |
Maalesef ki yüzünün yarısını arka bahçemde yaşadığım lanet olası bir barbekü kazasında kaybetti. | Open Subtitles | للأسف، قد خسر نصف وجهه خلال حادث شواء مؤسف في فنائي. |
Çok iyi öğrenmişti R'lerden kurtulmak için yüzünün yarısını yaktı. | Open Subtitles | تعلمّ جيدا، هو لم يتردّد حين أحرق نصف وجهه ليتخلص من حروف "آر" |
Söylentiye göre yüzünün yarısı Vietnam'da yanmış. | Open Subtitles | من المفترض أن نصف وجهه محترق بعض الأصابات من حرب فيتنام |
yüzünün yarısı bir köpek tarafından parçalanmış bir çocuk geliyor. | Open Subtitles | لدينا صبي نصف وجهه ممزق بواسطة كلب، |
- Hiç unutmam. yüzünün yarısı yaralıydı. | Open Subtitles | -لا أنساه أبداً، كان نصف وجهه مغطى بندبة |
Öldü dostum yüzünün yarısı gitmiş. | Open Subtitles | إنه ميت يا رجل نصف وجهه إختفى |
yüzünün yarısı yok... Kafatasından sarkıyor... | Open Subtitles | مع نصف وجهه يتدلى من جمجمته |
Şimdi yüzünün yarısı içine çöktü. Hak ettiğini buldu. | Open Subtitles | لأن نصف وجهه مهشم استحق ذلك |
yüzünün yarısı yoktu. | Open Subtitles | نصف وجهه كانمـُختفي! |
- Adamcağızının yüzünün yarısı yandı. | Open Subtitles | -لقد إحترق نصف وجهه . |
Ameliyat Jimmy'nin yüzünün yarısını kullanamamasına mal olmuş olabilir. | Open Subtitles | (يعني أنه ربّما قد كلفنا (جيمي .القدرة على تحريك نصف وجهه |
yüzünün yarısını tozlu yolda bıraktı. | Open Subtitles | فاقدًا نصف وجهه |