Mevkilerde bizden çok az var, ama yalnız olmadığınızı garanti ederiz. | Open Subtitles | هناك القليل منا بين الصفوف ولكننا نضمن لك أنك لست وحدك |
Herkesin uzun ve sağlıklı yaşayacağını garanti edemeyiz. | TED | لا يمكننا أن نضمن أن كل شخص يعيش حياة طويلة وصحية. |
Libresine 5 sent garanti edebilir... ve tohumluk kredi verebilirsek fasulye eker. | Open Subtitles | إذا أمكننا أن نضمن الأرض بـ 5 سنتات ونعطيهقرضاًللبذور، فسيزرع الفاصولياء |
Onun kurtulacağının garantisi yok. Hâlâ çok hasta. | Open Subtitles | لا نضمن أن تنجو من هذا إنها لا تزال مريضة جداً |
Başarıyı sağlamak için Topper Harley'e ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ولكي نضمن نجاح العملية نحن بحاجة الى توفر هارلي |
Şundan da emin olabiliriz, çocuklar trahom korkusu olmadan büyüyebilirler. | TED | ويمكننا أن نضمن أن أطفالًا كهؤلاء سيكبرون دون خوف من التراخوما. |
Biz garantili çalışırız. | Open Subtitles | نحن نضمن الحمولات |
Ama ilk önce evliliklerini garantiye almalıyız ki bu da Christie ve babasının arasını düzeltmemiz gerekiyor demektir. | Open Subtitles | لكن أولًا يجب أن نضمن زواجه و هذا يعني معالجة الشق بينها وبين والدها. |
Ve 8 dakikalık olan ile aynı işi gördüğünü garanti ediyoruz. | Open Subtitles | و نحن نضمن نتائج جيدة كنتائج شريط الثمن دقائق؟ |
- Endişelenecek bir durum yok. Ürününüzü %100 garanti ile yenileyeceğiz. | Open Subtitles | بالطبع لا يوجد ما تقلق بشأنه نحن نضمن المنتج بنسبة مائة بالمائة |
Daha önce de söyledim, balina göreceğinizi garanti etmiyoruz. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأننا لا نضمن لك رؤية الحيتان |
İşin özü, içindekilerin sınırdan geçemeyeceğini garanti edemiyoruz. | Open Subtitles | خلاصة الموضوع , لا يمكننا أن نضمن أن الحقيبة لن تدخل |
Rıhtımda sekiz yıl boyunca paslandıktan sonra yüzeceği bile garanti değil. | Open Subtitles | بعد الصّدأ سبع سنوات على الرّصيف، لا نضمن إن كان حتى سيطفو. |
Pekala, Onun batıdaki durumu kesinlikle bir fırsat sunuyor, onun güvenliğini garanti altına alamazsak konuşmalar böyle devam edemez. | Open Subtitles | و بموقفه المساند للغرب هناك فرصه لكن المحادثات لن تبدأ ما لم نضمن سلامته |
Onların gelecekte hangi yolu seçeceklerini, veya her pazar kiliseye gideceğimizi garanti edemeyiz. | Open Subtitles | ولا نضمن ذهابهم الى الكنيسة كل احد كيف خسرتي اقامه الزواج في الكنيسة ؟ |
Buna sahibiz ve garanti ediyoruz. Zemin kattan giriş yapıyorsunuz. Boom, roket. | Open Subtitles | نملكها و نضمن أنك من الأوائل ثم تصعد للأعلى، التالي. |
Benim kendi askerlerimin sayısı azalmakta. Düzeni garanti edemeyiz. | Open Subtitles | ضباطي يحاولون تخفيف الأمر لكن لا يمكن أن نضمن النظام |
İçlerinden biri kese kâğıtlık oluyor tabii ama, bir aradayken bitmek bilmeyen sürtünmeleriyle size yüzde yüz "kaldırma" garantisi veriyoruz. | Open Subtitles | هذا أكيد, وأخرى وجهها جميل, ولكن سوياً مع رقصهم بدون تعب , نحن نضمن لك نسبة عالية من الإنتصاب |
Burada gülümsemenin ve bir parça turtanın garantisi yok ayrıca müşteri de her zaman haklı değildir. | Open Subtitles | .حسنا , هذا ليس مطعما و لن نضمن لك ,ابتسامه و قطعه حلوى |
Güvenliği ve kalıcı istikrarı sağlamak için Cumhuriyet yeniden yapılanıp birinci Galaktik İmparatorluk olacak! | Open Subtitles | لكي نضمن أمننا واستقرارنا سيعاد تنظيم الجمهورية |
Bizimle gelirseniz güvende olacağınızın garantisini veremeyiz. | Open Subtitles | لو عدتم معنا، لا يمكننا أن نضمن سلامتكما. |
Bu kuracağın ordu Roma'yı geri almayı başarırsa fikrini değiştireceğine dair hiç güvencenimiz var mı? | Open Subtitles | هل نضمن أنه سيُغيّر رأيه لو نجح هذا الجيش الجديد في إستعادة "روما"؟ |