Yaşlı kadın gözlüklerini indirdi ve üstünden odaya bakındı. | Open Subtitles | أنزَلَت العجود نظاراتها و نظَرَت من فوقها في الغُرفَة |
Kalkıp, gözlüklerini takıp, pencereye mi koştu... | Open Subtitles | كان عليها أن تلبس نظاراتها وتذهب بجوار النافذة |
gözlüklerini sil, ona güzel ayakkabılar al, onu baloya götür. | Open Subtitles | لمع لها نظاراتها ، أشترى لها بعض الأحذية رافقها إلى حفلة راقصة |
Leydi Astwell, okuma gözlüğünü masanızda unuttuğunu sanmış. | Open Subtitles | الليدي ً أستوال ً ربما تركت نظاراتها على سطح مكتبك |
Pam'in gözlüğünü çıkartıp karşısına bir piyano koyup... neler yapacağını izlemek isterdim. | Open Subtitles | أرغب بوضع بيانو أمام بام بدون نظاراتها وأرى ما سيحدث |
- Önemli bir gelişme oldu. Onun... Onun Gözlüğü. | Open Subtitles | نحن فقط حصلنا على فرصة كبيرة نظاراتها .. |
Örneğin, insanların onun dolabına girmesi ve gözlüklerini parçalaması. | Open Subtitles | على سبيل المثال, الناس يقتحمون خزانتها و يحطمون نظاراتها |
Tamamen karanlık ve gizemli olan ama gözlüklerini ve kulağındaki piercingi çıkarınca aslında çok güzel olduğu anlaşılan türden bir kız mısın? | Open Subtitles | هل أنت واحدة من هؤلاء الفتيات الغامضين و المنكبين على نفسهم و من ثم تنزع نظاراتها و يوجد لها أذن رائعة و مخيفة و من ثم تدرك أنها كانت جميلة طول الوقت أنا لا أرتدي نظارات |
Muhtemelen Helen Keller da gözlüklerini aldıktan sonra böyle hissetmiştir. Bu ilk test ve çalışmak için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | لابد ـن هذا ما شعرت به "هيلن كيل" عندما حصلت على نظاراتها هذا الأختبار الأول أنا متحمس للدراسة |
Hemen oraya gittim, çantasını düşürdüm ve Gucci güneş gözlüklerini parçaladım. | Open Subtitles | قصدتها، أفرغت حقيبتها، -وسحقت نظاراتها الـ(غوتشي ) |
O sırada gözlüklerini takmıyordu. | Open Subtitles | لم ترتدي نظاراتها. |
gözlüklerini de takmamıştı. | Open Subtitles | - لم تكن تضع نظاراتها |
Filmlerinde de çirkin ördek hep böyle diyor ama sonra gözlüğünü çıkardığında herkes çok güzel olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | ذلك ما تقوله الفتاة القبيحة دائماً في الأفلام لكن بعدها تخلع نظاراتها -والجميع يعتقد بأنها جميلة |
Boğuşma esnasında kızın Gözlüğü düşünce saldırganı iyice görmüş. | Open Subtitles | أجل. نظرة حسِنة على المطلقة بعد أن سقطت نظاراتها الشمسية خلال الصراع |
- Gözlüğü kıza tak sonra konuşalım. | Open Subtitles | ضع نظاراتها ومن ثم بإمكاننا الحديث |