ويكيبيديا

    "نظارة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gözlük
        
    • gözlüğü
        
    • gözlükleri
        
    • gözlüklü
        
    • gözlükler
        
    • gözlüklerini
        
    • gözlüğünü
        
    • gözlüğe
        
    • gözlüğün
        
    • gözlüğüne
        
    • gözlüklerim
        
    • gözlüklerimi
        
    • gözlüklerinden
        
    • dürbün
        
    • gözlüğüm
        
    Ta ki cinayet mahallinde kıza ait olmayan bir gözlük bulunana kadar. Open Subtitles نعم. حتى وجدوا زوج من نظارة الفتاة في مسرح الجريمة لا يُطابق.
    Saçlarınız daha açık renkti. Ufak, yuvarlak çerçeveli gözlük takıyordunuz. Open Subtitles شعرك كان أفتح و كنتِ ترتدين نظارة ذات عدسة دائرية
    Şimdiyse durmuş bana avcı gözlüğü giyen bir adamı bulamadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles أتخبرني أنك لا تستطيع العثور على قاتل ماجور واحد يرتدي نظارة تصيد؟
    Güneş gözlüğü takabilmek için lens takmak zorunda kaldım. TED حصلت على نظارة شمسية حيثُ كان يتوجب علي ارتداء عدسات لاصقة حتى أستطيع ارتدءها.
    Onu diri diri yer. Geriye sadece gözlükleri kalır. Open Subtitles سوف تاخذ حياته لن يتبقى شئ سوا التى ترتدى نظارة
    Sakallı ve gözlüklü doktor en azından 26 hastasını öldürdü ve bu onu en seri katillerden biri listesine yazdırdı. Open Subtitles طبيب ملتحٍ ويرتدي نظارة طبية قتل على الأقل ستة وعشرون مريضاً مما جعله واحداً من أكثر القتلة غريزة في العالم
    gözlükler yüzünden olmasın? Open Subtitles ربما أنها نظارتك أنت لم تذهب أبداً لشراء نظارة جديدة
    Eğer gözlük ya da lens takıyorsanız, elinizi kaldırabilir misiniz ? veya laserli ışın ameliyatı geçirdiyseniz ? TED هل يمكنك رفع يدك اذا كنت ترتدي نظارة نظر أو عدسات لاصقة، أو اذا كنت خضعت لعملية تصحيح نظر بالليزر؟
    Orada olduğunuzu biliyorum, öünkü sizi duyuyorum. Ama sizi göremiyorum, çünkü normalde gözlük kullanırım. TED أعلم أنكم هنا لأني أسمعكم, لكنني لا أستطيع رؤيتكم لأني عادة أرتدي نظارة.
    Bunlar gözlük değil, içi boş çerçeveler, sadece çerçeve, bakın. TED هذه ليست نظارة, إنها إطار خالى من العدسات, فقط اطار خالي من العدسات.
    Son birkaç ayda 10 milyon adet satan "küçük gözlük sapları bunlar". Open Subtitles النظارات ذات الماسك الصغير الأكثر مبيعاً وتم بيع أكثر من 10 مليون نظارة في شهور قليلة
    Orayı işleten çift camlı gözlük takan biriydi. Open Subtitles والرجل الذي كان يديرها كان مغفلاً يضع نظارة
    Ben de yeni bir gözlük almayı düşünüyordum. Ama bunsuz hiç göremiyorum. Open Subtitles بالواقع كنت سأشتري نظارة جديدة، ولكني لا أرى بدون هذه.
    Ama arabadaki, mavi saçlı ve gözlüğü deniz kabuklarıyla örülmüş kadıncağız bana sordu: Bu kim? Open Subtitles ولكن السيدة التي شعرها أزرق والتي كانت تلبس نظارة شمسية سألت من تكونا
    Buradaki güneş gözlüğü takıyordu ve keçi gibi kokuyordu. Open Subtitles هذا الشخص كان يرتدى نظارة شمسية وتفوح منه رائحة الماعز
    Güneş gözlüğü takıyorsun... seni yakalayamaz. Open Subtitles يجب أن ترتدي نظارة سوداء حتىلايعرفأنك تنظرإليها.
    çocuklar, gözlükleri ve atkuyruğu var. Open Subtitles يا رفاق إنها ترتدى نظارة وتصفف شعرها كذيل حصان
    Ne bileyim, sakall ve gözlüklü olacagnz ummustum. Open Subtitles كنت امل ان تكون ملتحي وترتدي نظارة بعدسة واحدة.
    Piknikten bile hoşlanmam. Güzel gözlükler. Open Subtitles أنا حتى لا أحب النزهات الخلوية نظارة جميلة
    Bitirmeme izin ver. gözlüklerini çıkarır mısın? Open Subtitles أجعليني فقط أنتهي ممكن تخلع نظارة الشمس ؟
    Okuma gözlüğünü arıyorum, çünkü buralarda göremedim. Open Subtitles وكنت أبحث عن نظارة القراءة لأني لم ألحظها
    Zayıf ve ümitsizsin. Ayrıca gözlüğe ihtiyacın var. Open Subtitles انت ضعيفة ، مثيرة للشفقة وتحتاجين نظارة
    Şimdi bu gözlüğün kız ayarlamanıza yardım edeceğini ispatlayacağım. Open Subtitles سأثبت لكم الآن أن نظارة التجسس تأتي لكم بالفتيات.
    İlk resimde görülen telefondaki yazının birinin gözlüğüne yansıması TED ما تروه هنا في رقم واحد هو انعكاس في نظارة أحدهم للهاتف الذكي الذي يكتبون عليه.
    Squash gözlüklerim gibi. Open Subtitles نظارة السكواش الواقية
    Bende martini gözlüklerimi çıkarıp para gözlüklerimi taktım. Open Subtitles لذا نزعت نظارة المارتيني و وضعت نظارة المال
    Radnor 6400 kaynak gözlüklerinden almalıyım" Open Subtitles وقلت بأنه يجب علي شراء نظارة لحام جديدو
    Otomatik tabanca, dürbün, halat ve kurşun ağırlık. Open Subtitles مسدس اوتوماتيك و نظارة ميدان و كرة خيط وثقل رصاصي
    Beni kalem açarken, kitap okurken, yazarken, gözlüğüm yamulmuş halde kitap yığını üstünde sızmışken gösteren bir montaj. Open Subtitles المونتاج، أنا أشحذ أقلامي الرصاص ، عندما أقرأ وأكتب أستغرق في النوم علي كومة من الكتب, نظارتي تنكسر . لأنني في المنتاج أمتلك نظارة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد