ويكيبيديا

    "نظر إلي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bana baktı
        
    • bana bakıp
        
    • içine bakıp
        
    • Bana baktığı
        
    diye sordum. bana baktı. "Yakası seni boğuyor gibi görünüyor." TED نظر إلي نظرة خاطفة وقال: "يبدو أن هذه الصدرية تخنقك"
    Çeçenistan'a gittiğimde tanıştığım ilk kişi bana baktı ve "burada ne arıyorsun" dedi. TED عندما ذهبت الى الشيشان أول شخص قابلته نظر إلي و بدا وكأنه يقول ماذا تفعل هنا؟
    Ben Oliver'a baktım ve Oliver da bana baktı ve sonra... Open Subtitles حسنا , نظرت إلى اوليفر واوليفر نظر إلي ومن ثم
    Salak herif bana baktı ve "Biliyorum, biliyorum" dedi. Open Subtitles نظر إلي أولئك الأغبياء وقالوا اعلم ، اعلم
    Ön dişlerimi kaybettiğimde abim bana bakıp "Ah, bu sana da mı oldu? TED لما فقدت سني الأمامي، نظر إلي أخي وقال، حدث هذا معك، أيضاً؟
    Adam bana baktı, "Sizin için ne yapabilirim Bay Gehry?" TED ثم نظر إلي الموظف وقال "والآن كيف بإمكاني مساعدتك سيد جيري؟"
    dedi. Sonra bana baktı ve "Umarım hala ninemizle yaptığın konuşmada takılı kalmadın." TED ثم نظر إلي بشدةٍ وقال: " أوه ، أتمنى ألا تكون لازلت متمسكاً بذلك الحديث التي حدثتك به جدتي."
    Bilgiç bir şekilde bana baktı ve "Elyn, anlamıyorsun: Bu insanlar psikotik. TED نظر إلي بعلم و قال "ايلن، انت لا تفهمين: إن هؤلاء الناس يعانون من اضطرابات ذهنية
    Ve o sadece bana baktı ve kahkaha attı ve dedi ki, dedi ki: "Adam, bu gerçekten alışılmışın dışında yeni ve ilginç bir fikir, ama biz aşırı derecede muhafazakar bir organizasyonuz. TED نظر إلي ، ضحك وقال قال :" آدم ، إنها فكرة جديدة حقا ، ولكننا مؤسسة محافظة متشددة
    Yatak zamanı dualarını bitirdikten sonra, bana baktı ve bir soru sordu: "Annecim, biz kötü insanlar mıyız?" TED بعد أن أنهى جميع طقوس النوم، نظر إلي وسألني سؤالا: "أمي، هل نحن أشخاص سيئون؟"
    Son el sıkışmamızda bana baktı ve "Kevin, üzgünüm, ama gitmeliyim" dedi. TED عند المصافحة الأخيرة ، نظر إلي ، وقال ، " كيفن ، أنا آسف ، لكن علي الذهاب . "
    Değil mi?” Arkadaşım bana baktı ve dedi ki: “Aynen insanların beyninin delinmesindeki gibi bir şeyi mi kastediyorsun?” TED ثم نظر إلي و قال , " تقصد أنه يشبه عندما يثقبون في عقول الناس ؟ "
    Omuzlarını silkip bana baktı ve bana Fransızca cevap verdi, ''On doit.'' TED نظر إلي وهز كتفيه، وقال بالفرنسية: ".On doit"
    Oğlum bana baktı, kafasını salladı ve şöyle dedi, "Teşekkürler anne." TED نظر إلي ابني، هز رأسه ثم قال: "شكرا، أمي."
    Bu kariyer danışmanının ofisine gittiğimde bana baktı ve şöyle dedi: "Ne yapmak istiyorsun?" TED لذا ففي كل مرة - بالضبط - زرت مستشار التوجيه المهني، نظر إلي وقال: "ماذا تريدين أن تفعلي؟"
    bana baktı ve dedi ki; "Meclis üyesi Tubbs, bu komşularım için. " TED نظر إلي وقال: "عضو المجلس توبس، هذا من أجل جاري"
    Sonra bana baktı ve dedi ki: “Bugün ne yapmaya hazırsın ki bundan 50 yıl sonra doğan bir çocuğun başkan olma şansı olsun?” TED ثم نظر إلي وقال: "ما الذي أنت مستعد لفعله اليوم حتى بعد 50 عاماً من اليوم يكون لمولود الفرصة بأن يكون رئيساً؟"
    Ve kutu geldiğinde küçük Jake bana baktı ve... Open Subtitles وعندما وصل الكرسي، نظر إلي "جيك" الصغير وقال
    Sana yemin ederim bana bakıp parmağını uzattı. Open Subtitles أقسم بذلك .. بأنه نظر إلي وأعطني إشارة الأصبع
    Omar üstümüzden uçan helikopteri gösterirken korkulu ve yaşlı gözlerle bana bakıp TED نظر إلي عمر بعينين خائفتين دامعتين وقال: "عمُّو، شو هذا؟"
    Gözlerimin içine bakıp detayları hallettiğini söyledi. Open Subtitles و قد نظر إلي بعينيه, و أخبرني أنه يعمل على التفاصيل
    Bana baktığı zaman, ona boyun eğiyorum. Open Subtitles عندما نظر إلي أطعته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد