Onun evinde olduğunu ve onu öldürdüğünü biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف بأنّكِ كُنتِ ،في منزله ونعرف بأنّكِ قتلتيه لأنّه لم يستطع الدفع |
Bak, Alice. Hepimiz çok yıprandığını biliyoruz. | Open Subtitles | انظري أليس جميعنا نعرف بأنّكِ منزعجة |
Ama senin onlardan kurtulduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ولكنّنا نعرف بأنّكِ إحدى النّاجين |
Çünkü biftek dilimleriyle, timsahı Matthew'in bahçesine çektiğini biliyoruz. | Open Subtitles | لأننا نعرف بأنّكِ قطّعتِ شريحة اللحم وأغريتِ ذلك التمساح (إلى فناء (ماثيو |
- Ne? Tina, Deacon'ın bağış parasından çaldığını biliyoruz. | Open Subtitles | (تينـا)، نعرف بأنّكِ كنتِ تختلسين من الجمعية الخيرية |
Dün Henry Duncan'la tartıştığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف بأنّكِ و(هنري دنكان) تشاجرتما بالأمس. |