Saat 5:00'e kadar onları iade edemezsek, iki günlük ücret alacaklardı. | Open Subtitles | ،إذا لم نعيدها قبل الخامسة سيجب علينا الدفع ليوم إضافي |
- Hepsini iade edebiliriz. - Hadi iade edelim. | Open Subtitles | يمكننا أن نعيدها بعد ذلك - هيا فلنعدها الأن - |
Bir arkadaşı kayboldu da. Onu Geri getirebilir miyiz diye bakıyorduk. | Open Subtitles | صديقة لها فقدت نريد معرفة هل نستطيع ان نعيدها الى البيت |
Arabadan bir paket düştüğünü gördük ve sahibine Geri götürmek istiyoruz. | Open Subtitles | لقد رأينا حقيبة تسقط من أحدى السيارات ونحن نريد أن نعيدها |
Bekleyemeyiz. Hemen kadını götürmeliyiz. | Open Subtitles | لا نسطيع الانتظار يجب علينا ان نعيدها الان |
Babasını öldürdü. Onu Tekrar hastaneye yatırmalıyız. | Open Subtitles | لقد قتلت والدها يجب أن نعيدها إلى المشفى الآن |
Bakın, eğer bunu yapacaksak onun kaybolduğunu kimse farketmeden onu Welby'e Geri götürmemiz lazım. | Open Subtitles | اسمعوا،اذا أردنا أن ينجح ذلك يجب أن نعيدها إلى ويلبي قبل أن يلاحظ أحد أنها مختفية. |
Aslına bakarsan, bunları tiyatro bölümüne Geri götüreceğiz. | Open Subtitles | في الحقيقة علينا ان نعيدها لقسم المسرح |
Elbette planladığımız gibi iade edeceğiz. Tek demek istediğim bir kaç gün daha bizde kalabilirler. | Open Subtitles | يجب أن نعيدها بالتأكيد |
İade edebileceğimiz bir yer yok.. | Open Subtitles | لا يوجد من نعيدها له |
- Çin hükümetine iade ederiz. | Open Subtitles | - سوف نعيدها للحكومة الصينية |
Pekala, etrafta birkaç tur atacağız ve Geri getireceğiz. | TED | صحيح، سوف نحاول القيام بعدة لفات ثم نعيدها ثانية. |
Üçüncü sınıfta ellerimiz sıranın üzerinde birleştirilmiş bir şekilde oturtuluyorduk, ellerimizi sadece sayfaları çevirmek için bırakırdık, sonrasında o pozisyona Geri dönerdik. | TED | في الصف الثالث، كان علينا أن نجلس بأيدٍ مشبوكةٍ على مقاعدنا، نحرّرها فقط عندما نريد تقليب الصفحات، ثم نعيدها إلى وضعيّتها السابقة. |
Muhtemelen 90 gün içinde Geri alabileceksiniz. | Open Subtitles | بامكانك ان تخبر زوجتك بانه من المحتمل ان نعيدها اليها خلال 90 يوما |
Onu kliniğe götürmeliyiz ama Broadway tamamen tıkanmış. | Open Subtitles | يجبٌ أن نعيدها إلى العيادةِ لكن الطريق السريع مزدحم |
Hey, patron, belki de onu artık kasabaya Geri götürmeliyiz. | Open Subtitles | سيّدي، ربّما علينا أنْ نعيدها إلى البلدة الآن |
Onu Geri götürmeliyiz yoksa şehir ölecek. | Open Subtitles | ,لا , إنتظر ... يجب أن نعيدها .وإلا ستموت المدينه كلها |
Bir psikologa ihtiyacımız var. Onu Tekrar çiftliğe götürmeyi öneriyorum. | Open Subtitles | يجب ان نحفزها نفسياً, أقترح أن نعيدها للمجمع. |
Tekrar tekrar nakaratını söyledik şarkımızın, güzelliğimizin. | Open Subtitles | نعيدها المرة تلو المرة نصدح بالابتهال تسمعها جلية فى اغانينا وتعويذاتنا التى نلقيها |
Bunu CTU'ya götürmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن نعيدها إلى الوحدة |
- Şimdilik dinlenebilmesi için anneni odasına götüreceğiz demek. | Open Subtitles | - حالياً - علينا أن نعيدها لغرفتها كي تستريح |
- Bir tutam atalım. İşaret parmağımızla bir parça atalım ve geriye aynı yere koyalım. | Open Subtitles | نقرصها قليلاً، و نضعها بالسبّابة ثمّ نعيدها إلى هنا. |