ويكيبيديا

    "نعيشها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yaşadığımız
        
    • yaşıyoruz
        
    • yaşayalım
        
    • yaşamalıyız
        
    • yaşamak
        
    • yaşamaya
        
    Görünen o ki, öngörülemezlik içinde yaşadığımız dünyayla her yönden sıkıca bağlıdır. Open Subtitles بدا عدم التنبؤ كحبل خانـق فى كـل جوانـب ومجالات الحياة التى نعيشها
    yaşadığımız hayatın kalitesini belirleyen budur -- zengin ya da fakir, ünlü ya da tanınmamış, sağlıklı ya da acı çekiyor olmamız değil. TED ان هذه الطريقة تحدد نوعية و جودة الحياة التي نعيشها ليس ان كنا اغنياء او فقراء مشهورين او مجهولين أصحاء أو مرضى
    Kadınlara bağımlı, gülünç hayatlar yaşıyoruz. Open Subtitles غريبة هي حياتنا التي نعيشها, متشبّثين بالنساء.
    Gözümüzü kapattığımızda gördüğümüz rüyayı bugün yaşıyoruz Open Subtitles الاحلام التى رأيناها معصوبين نعيشها الان
    Hayat, hakkında düşünmek için çok kısa. Sadece yaşayalım. Open Subtitles الحياة قصيرة جداً لكي تقضيها بالتفكير بشأنها، دعينا فقط نعيشها
    Betty, bu makaleyi yazacaksak, onu yaşamalıyız, buna her şey dahil, eğlence, sanat, moda, seks. Open Subtitles بيتي، اذا كنا سنكتب تلك المقالة فيجب ان نعيشها ذلك يعني كل شيء.. متعة، فن، أزياء
    Böyle bir hayat yaşamak gerçekten yaşamak demek değil midir? Open Subtitles أليست هذه هي الحياة التي أردنا أن نعيشها على هذه الأرض ؟
    Böylece yaşamaya değer bir hayatın nasıl mümkün olduğunu anlamakla ilgilenmeye başladım. TED ولذلك أصبحت مهتمًا بفهم الأمور التي تساهم في خلق حياة جديرة بأن نعيشها.
    Şu an içinde yaşadığımız kültür, doğaçlamanın müziği ile dolu dilimlenen, küp küp doğranılan, kat kat kesilen ve kim bilir dağıtılan ve satılan. TED ان الثقافة التي نعيشها الآن تعج بالموسيقى المرتجلة التي تم تشريحها و تقطيعها الى طبقات و توزيعها و بيعها والله اعلم
    Kadınların ihtiyaçları hakkında konuştuğumuzda, yaşadığımız diğer kimlikleri de düşünmek zorundayız. TED عندما نتحدث عن احتياجات المرأة، علينا أن ننظر بعين الاعتبار إلى الهويات الأخرى التي نعيشها.
    Birlikte yaşadığımız kurallar yeni gelene keyfi görünebilir ama çok acımasızca öğrendik ki tam itaat olmaksızın burada hayatta kalmayı umut edemeyiz. Open Subtitles القوانين التي نعيشها هنا ربما ، تبدو إستبدادية للقادمين الجدد لكننا تعلمنا أن ، بدون النظام الصارم
    Seçtiğimiz hayat bu, yaşadığımız hayat. Open Subtitles هذه هى الحياة التى اخترناها الحياة التى نعيشها
    İnsanların emek harcamadan bir şeyler elde etmek istemesi yüzünden bu belayı yaşıyoruz. Open Subtitles سأخبرك بأمر ما .. رغبة الناس بشيء بدون سبب هو ما قادنا لهذه الفوضى التي نعيشها الأن.
    Sanırım aklında bir şeyler vardı. Çok zor zamanlarda yaşıyoruz. Open Subtitles أظن أن ثمة خطب في رأسه، يا لها من أوقات عصيبة هذه التي نعيشها!
    Onu yaşıyoruz. Canlı, gerçek, nefes alıyor. Open Subtitles نحن نعيشها إنها حية، حقيقية، إنها تتنفس
    Yaşam Hayattakiler İçindir, Sevgilim, O Zaman yaşayalım Onu-! Open Subtitles و الحياة لهؤلاء الذين يعيشونها لذا دعينا نعيشها
    Sadece yaşayalım Onu, Gerçekten yaşayalım Onu-! Open Subtitles دعينا نعيشها - دعينا نعيشها بالفعل -
    "Onlarla birlikte yaşayalım." Open Subtitles ‏ ‎‏"دعينا نعيشها معاً".
    Yani, hayatı en iyi şekilde yaşamalıyız. Open Subtitles لذا يجب علينا أن نعيش أفضل الحياة التي نستطيع أن نعيشها
    Yaşayacağımız tek hayat bu yaşadığımız bu yüzden tutunmalıyız ve şansımız varken yaşamalıyız. Open Subtitles الحياة الوحيدة التي لدينا، هي التي نعيشها الآن. لهذا يجب أن نستغلها، و نعيشها.
    Oprah, anı yaşamak için yaşayın diyor. Open Subtitles أوبرا تقول أنه علينا ان نعيش من أجل الحياة التي نعيشها اليوم
    Hayatımızı istediğimiz gibi yaşamak en doğal hakkımız... Open Subtitles الهنا الذي وهبنا الحياة, يجب ان نعيشها صح.
    Hayat, yaşayanlar içindir yaşamaya devam edelim Open Subtitles و الحياة لهؤلاء الذين يعيشونها لذا دعينا نعيشها
    Ben hayatı yaşamaya değer kıIan küçük ve güzel şeylerden bahsediyorum. Open Subtitles لا , أنا اتحدث عن الاشياء الصغيرة الجميلة التى تجعل الحياة تستحق أن نعيشها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد