"نعيش معاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

• birlikte yaşıyoruz
• beraber yaşıyoruz
• birlikte yaşamak
• beraber yaşadık
• birlikte yaşamamızı
• birlikte yaşamalıyız
• birlikte yaşamıyoruz

- birlikte yaşıyoruz işte. - Hayır, kesinlikle kız arkadaşın değildi.
ـ أجل، إننا نعيش معاً ـ كلا، لم تكن صديقتك بالتأكيد

- Eskiden beraberdik ama şimdi sadece birlikte yaşıyoruz.
لقد كنا كذالك, لكن الان فقط نعيش معاً لا.

Ve artık birlikte yaşıyoruz denebilir. - Sahi mi?
شخص رائع، وإلى هذه الدّرجة، نحن نعيش معاً تقريباً

Ve hep beraber yaşıyoruz. Sizin sadece bir hayatınız var! Küçükken harika bir ailemin olması hayalini kurardım.
وجميعنا نعيش معاً عندما كنتُ صغيرة كنت أحلم بأن تكون لي عائلة متكاملة

birlikte yaşamak en güzel armağan!
أن نعيش معاً إنها افضل هدية على الأطلاق

beraber yaşadık ama o bile bana gerçekten bağlanman için yeterli olmadı.
لقد كنّا نعيش معاً, و لكن ذلك لم يكن كافياً لتلزم بعلاقتنا

Sadece nişanlanmamıza rağmen hâlâ birlikte yaşamamızı biraz saçma.
أعتقد فقط من السخافة أننا مخطوبان ولا نعيش معاً

"Yaşıyorum, yaşıyorsun bana, evet birlikte yaşamalıyız"
أنا أعيش من أجلك، وأنت تعيش من أجلي ** ** تعم، دعينا نعيش معاً

Ha bir şey daha; Biz birlikte yaşamıyoruz.
نحن لا نعيش معاً

Sen, ben, çocuğumuz iki seksi dadım ve evcil kobramız birlikte yaşıyoruz.
أنا وأنتَ نعيش معاً مع طفلنا والمربيتان المثيرتان ، والكوبرا التي سنقتنيها لنربيها

Tiffany sana selam söyledi. Artık birlikte yaşıyoruz.
تيفاني طلبت مني ان القي عليك التحية نحن نعيش معاً الان

Sadece kardeşim olman değil, ayrıca birlikte yaşıyoruz.
نحن لسنا عائلة فقط، ولكننا نعيش معاً

birlikte yaşıyoruz. ޞimdi de birlikte çalışacağız.
نحن نعيش معاً والآن سوف نعمل معاً

Ernesto, iki yıldır birlikte yaşıyoruz. Böyle iyi gidiyor, sence de öyle değil mi?
"إرنسـتو" نحن نعيش معاً منذ عامين نحن أفضل هكذا، ألا تعتقـد ذلك؟

Hayır, biz birlikte yaşıyoruz.
لا , نحن نعيش معاً فحسب مرحباً , أنا ستيوارت أنا ...

Seni hastaneden beri zar zor gördüm, ve biz beraber yaşıyoruz.
بالكاد رأيتك منذ كنت في المستشفي ونحن نعيش معاً أعرف

Eski kocam ve nazik olmaya çalıştığı için beraber yaşıyoruz.
هو زوجي السابق ، و نحن نعيش معاً لأنّه يتصرّف بلُطف

Ablamla aynı. beraber yaşıyoruz.
إنه نفس رقم أختي، فنحن نعيش معاً

Babam ben daha doğmadan bu yeri almış ve birlikte yaşamak için halkı Idaho'dan buraya getirmiş.
ابتاع أبي هذه الأرض قبل مولدي ونقل عائلته إلى هنا من (آيداهو) لكي نعيش معاً

birlikte yaşamak... ve evlenmek.
أن نعيش معاً والزواج

3 yıl beraber yaşadık, beraber uyuduk, seviştik.
منذ 3 سَنَواتِ ونحن نعيش معاً ننَامَ معاً، نمارس الجنس معاً

birlikte yaşamamızı istiyordu ama evinizde yer yoktu.
,أرادنا أن نعيش معاً .ولكن لم يكن هناك متسع في شقّتك

Hayır.Demek istediğim,birlikte yaşamalıyız.
...لا، أعني أنه يجب أن نعيش معاً

Hayır, biz birlikte yaşamıyoruz,
لا نحن لا نعيش معاً