ويكيبيديا

    "نفترض أنه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu düşünüyoruz
        
    • farz
        
    • varsayabiliriz
        
    • düşünüyoruz muhtemelen
        
    • diyelim ki
        
    • varsayacağız
        
    • düşünmeliyiz
        
    • varsaymak durumundayız
        
    CIA'dan emekli bir memur olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نحن نفترض أنه ضابط موظف لدى الاستخبارات الامريكية متقاعد
    Buraya gelmesinin tek sebebinin bize zarar vermek olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles يُمكننا أن نفترض أنه قادم إلي هُنا بغرض أحداث الضرر إلينا.
    İşi kabul etti farz edelim, ortaya ne çıkmış olacak? Open Subtitles لذا نفترض أنه قبل العرض حينها سيكون ماذا ؟
    Öyleyse, yüzlerini ve de isimlerini bilmediği FBI ajanlarından kurtulmak için, ne ölçüde insanların ölümünü kontrol edebildiğini belirleyecek testler yaptığını varsayabiliriz. Open Subtitles إذاً ليتخلص من عملاء المباحث الفيدرالية الذين لا يعرف وجوههم ولا أسماؤهم يمكن أن نفترض أنه أجرى اختبارات لإيجادهم
    Sam Garper'ın hesabını başka bir kullanıcıyla paylaştığını düşünüyoruz muhtemelen Norris Allen. Open Subtitles نظن (سام غاربر) يشارك الحساب مع مستخدم آخر، نفترض أنه (نوريس آلين)
    Tamam, diyelim ki Tanrı yok ve herkes her istediğini yapmakta tamamen özgür. Open Subtitles دعنا نفترض أنه لا رب هناك، وأن كل إنسان حر في أن يفعل أي شيء يريده. ما الذي يمنعك من قتل شخص ما؟
    Tamam, sanırım gemide bir tane bulunmadığını varsayacağız. Open Subtitles حسنا. أخمن أننا يجب أن نفترض أنه ليس هناك واحدة على متنها
    Şimdilik ölümlerin süreceğini düşünmeliyiz. Open Subtitles الآن علينا أن نفترض أنه سيستمر بالقتل
    Bina içinde konuştuğunuz her şeyi dinlediğini varsaymak durumundayız. Open Subtitles يجب أن نفترض أنه يستمع لكل شيء قلناه داخل المبنى
    Diğer adaylara yapılan saldırının da arkasında onun olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نفترض أنه وراء الهجوم السابق على المرشحين الآخرين
    Olay gerçekleşmeden hemen önce Gates de ortadan kaybolduğuna göre, bir şekilde onun da parmağının olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles بما أن " جيتز " أخذ غياب بحدث قبل حدوث هذا نفترض أنه متورط ببعض هذه الأمور
    Navor'un aradığı adam olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نفترض أنه الرجل الذي كان يبحث عنه (نافور)
    40'lı yıllarda hepsinin aynı anda ele geçirildiğini farz etmeliyiz. Open Subtitles علينا أن نفترض أنه تم أخذهم كلهم في نفس الوقت سابقًا في الأربعينيات.
    - Büyük bir ayaklanma olacağını farz etmeliyiz. Open Subtitles ينبغي أن نفترض أنه سيكون هناك تمردا ً واسع النطاق
    Sadece bu parayı senin hesabına yatırdığını varsayabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نفترض أنه قدم تلك الودائع إلى حسابك
    Sylvester da bir şey yok, yani sadece mantarları öldürdüğünü varsayabiliriz. Open Subtitles سيلفستر ما يرام، و لذلك يمكننا أن نفترض أنه يقتل فقط الفطريات.
    Sam Garper'ın hesabını başka bir kullanıcıyla paylaştığını düşünüyoruz muhtemelen Norris Allen. Open Subtitles نظن (سام غاربر) يشارك الحساب مع مستخدم آخر، نفترض أنه (نوريس آلين)
    diyelim ki bu haberlerden kalbine bir şey olmadı. Open Subtitles نفترض أنه لم يصب بأزمة قلبية من هذا الخبر
    30 yıl yerinden kıpırdamadı. Kaçmaya bugün karar verdiğini mi varsayacağız? Open Subtitles لقد بقيت هادئةً 30 عاماً , كيف نفترض أنه اليوم الذي ستهرب فيه ؟
    Yakalamak için doğru gibi düşünmeliyiz. Open Subtitles وللقبض عليه علينا أن نفترض أنه حقيقي.
    Eğer Bennett birileri tarafından alınmış ise bilgi için işkence gördüğünü varsaymak durumundayız. Open Subtitles إن (بانيت) تم إختطافه، علينا أن نفترض أنه تم تعديبه من أجل بضعة معلومات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد