ويكيبيديا

    "نفسه عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kendini
        
    • şeyi
        
    kendini yanlışlıkla panik odasına kilitlemiş ve yardımımıza ihtiyacı varmış. Open Subtitles حبس نفسه عن طريق الخطأ في ملجأه و يحتاج لمساعدتنا
    Tabii ki fark ettim. Kafalarımızı kopartmaktan zor alıkoyuyordu kendini. Open Subtitles لقد لاحظت ذلك، فإنّه بالكاد يكبح نفسه عن قتلنا.
    Bir adam varlık ve güçle şerefini kazanmışsa kendini uzak tutar. Open Subtitles أن الرجل يصل الى مكانة مرموقة بالثروة والقوة وحينئذ يباعد نفسه عن الحقيقة والأخلاقيات
    1893 yılında New York'a dönen Tesla kendini sosyal hayattan soyutlamış ve 5. Open Subtitles لدي عودته الي نيويورك عام 1893 عزل تيسلا نفسه عن الحياه الاجتماعيه
    "İngiliz ve küstahlık" için de aynı şeyi söyleyebileceğinizi sanmıyorum. Open Subtitles ليس بالضرورة أن يتوافقا يا سيدي أشك أنك ستقولي الشيء نفسه عن أن يكون المرء جريئ و إنجليزي
    L şeytanlar için aynı şeyi söyleyemeyiz. Open Subtitles لا يمكنني أن أقول الشيء نفسه عن المشعوذين
    Dünyaya yukarıdan bakıp kendini ötekilerden ayırıyor. Open Subtitles في العلية ينظر إلى العَالَم من الأعلى عازلاً نفسه عن الأخرين
    Akıl kendini gerçeklikten soyutluyor ve bu sayede travmayla başa çıkabiliyor. Open Subtitles فيقوم العقل بتطليق نفسه عن الواقع لكي يتأقلم مع الصدمة
    Gördükleriyle başa çıkamayınca hayal ürünü kadın ve çocuğu uydurdu ve kendini gerçeklerden soyutladı. Open Subtitles غـير قـادر عـلى أن يتـحـمل مـا رأى، تلفيق هذه الأمور شنيع من ولد وإمرأة لكي يعزل نفسه عن الحقيقة
    Oturup uçurumdan aşağı kendini atmasını mı izleyeceğiz? Open Subtitles أقصد أن الأمر شبيه برؤية أحدهم يرمي نفسه عن الجرف
    Hem başarısını kutluyor hem de olayı gerçeklerden kurguya dönüştürerek kendini olaydan uzaklaştırıyor. Open Subtitles هُو يُحيي كُلاً من ذكرى الحدث ويُبعد نفسه عن ذلك بتحويل الوقائع إلى خيال.
    Akıl hayatına devam edebilmen için kendini olanlardan uzaklaştırır. Open Subtitles وهي أن العقل يبعد نفسه عن الأشياء التي يصعب عليه معالجتها
    Kimin kime saldırdığını, kimin kendini koruduğunu bilmiyoruz. Open Subtitles لا نعرف مَن هاجم الآخر، من دافع عن نفسه عن الآخر
    Jenny Simon'ın altına sıçmasının Pete'den daha kötü olmasından dolayı Pete'in kendini öldürmediğini söylediniz. Open Subtitles لقد قلت ان بيتي ملمان لن يقتل نفسه عن طريق جعل جيني سيمون تغوط في بنطالها بشكل اسوء من بيتي
    Bir ülke kendini olabildiğince, dış dünyaya kapatıyordu. Open Subtitles لتفكّرَ أن بلد بالكامل يقطع نفسه عن الإنترنت, تماماً مثلما كانوا قادرين على فعله من خارج العالم.
    Sistem özerk çalışabilecek şekilde tasarlandı geçmiş deneyimlere göre uyum sağlayacak ve kendini güncelleyecek şekilde. Open Subtitles لقد صُمّم النظام ليعمل باستقلاليّة، وليتأقلم باستمرار وليحدّث نفسه عن طريق خبراته الماضية.
    Dave'in kendini Croatoan'dan ayırmasının bir yolu olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون هناك وسيلة لديف لفصل نفسه عن كروتوان او اكثر من ذلك
    kendini ona vereceğimizi bildiği acıdan uzaklaştırmaya çalışıyor. Open Subtitles انه يفصل نفسه عن الألم لأنه يعلم أننا في سنلحق به الأذى
    Dönüşteki uçak yolculuğum hakkında aynı şeyi söyleyemesem de. Open Subtitles مع ذلك، لا يمكنني قول الشيء نفسه عن رحلة عودتي
    Ama aynı şeyi arabadaki kafaları dışarıda şehir turu atan bir dolu liseli çocuk için söyleyemeyeceğim. Open Subtitles لا أستطيع قول الأمر نفسه عن ثلة أبناء المدرسة الذين يتنقلون في المدينة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد