"نفطية" - ترجمة من عربي إلى تركي

• petrol

Ve ben Meksika Körfezi'nde küçük bir petrol sızıntısı yarattım.
ووضعت عليه بقعة نفطية في ذلك النموذج من خليج المكسيك

Amerikalılar yine kendilerine uzun bir gaz hattı buldular. Ve petrol sorununu böyle çözmeyi düşünüyorlar.
يجد الأمريكيون أنفسهم في أزمة نفطية جديدة

Tamam, yangın bir petrol kulesi. Yaklaşık 48 deniz mili güneyinde Venedik?
حسناً ، منصة نفطية تحترق تبعد حوالي 48 ميلاً بحريًا جنوب "فينس"

petrol ürünlerinin eyaletler arası taşınması yasa dışıdır değil mi?
حسناً ، أنها غير قانونية لنقل منتجات نفطية عبر خطوط الدولة الآن ، إليس كذلك؟

Hala çok fazla petrol körfezden geçerken, ileride oluşabiliecek petrol sızıntıları riski vahşi hayata tehdit oluşturuyor.
مخاطر تسربات نفطية أخرى ستبقى تهديد للحياة البرية بمرور العديد من ناقلات النفط عبر الخيج

Son on yılın en büyük petrol depozitosuydu.
إنّها ثاني أكبر ترسبات نفطية قد وجدت في العقد الأخير

Alberta, petrol kumsalı, büyük kirlilik.
البرتا، رمال نفطية ، الكثير من التلوث.

Ve bildiğiniz üzere Kongre Üyesi Markey "Gerçekten petrol kümelenmeleri olup olmadığını görmek için denizaltıyla mı gezmeliyiz" diye sormuştu.
ويتسائل عضو الكونغرس " ماركي " هل يتوجب علينا الذهاب بغواصة لكي نعلم ما اذا كان هناك اعمدة نفطية تملا المحيط ؟ "

Zararsız görünüşlü. Mid-Century petrol şirketinden bir muhasebeci.
شكله غير مؤذي " محاسب من شركة نفطية " ميد سينشر

Eğer bayan Doğa onu biraz daha olgunlaştırırsa... çok güzel ve kaliteli bir petrol olacak.
-كما قلت , ستكون نفطية كبيرة . حالما الطبيعة الأم تنهي طهيها

- Açık deniz petrol platformunda bir patlama.
انفجار واحد على متن منصة نفطية بحرية

Küçük karıştırma numaranız, patlamadan önce CityLine'ın gemisinin petrol platformuna yüklenmiş.
نعم ، أرقامك الصغيرة تم تثبيتها على متن منصة نفطية ل سيتي لاين قبل انفجارها .

Çin'in Nijerya'da petrol için büyük çıkarları var.
الصين لها مصالح نفطية كبيرة في نيجيريا

Alt tarafı küçük bir petrol sızıntısı.
انها بقعة نفطية صغيرة.

Evet, yangın bir petrol kulesi var.
نعم، هنالك منصة نفطية تحترق..

yangın bir petrol kulesi?
منصة نفطية تحترق؟

JFK, Dallas'ta suiskaste uğradı ve tabii ki Teksas'ta başka bir petrol zengini bölge, bunun yanında Beyrut'ta hiç petrol yok ama petrol zengini bir bölgenin ortasında kalıyor ve işin doğrusu şu ki, sözü geçen yer sermaye bankası için petrol zengini bir bölge.
(جون فينغرالد كيندي) اغتيل في "دلاس" طبعاً، لكن تلك "تكساس" إقليم آخر له ثورة نفطية عالية ومع ذلك..

Burada, petrol ülkesinin kalbinde,
،هنا، في قلب دولة نفطية

Ve daha da önemlisi, petrolden uzaklaşmak ve değişiklik yapmak istediğimiz için, tıpkı Afrika’nın birçok ülkesinde olduğu gibi bu tek büyük ülkede o kadar çok imkân var ki-- Bu büyümelerin çoğunun sadece petrol sektöründen değil de, petrol olmayan sektörlerden gelmiş olması dikkat çekiciydi.
وما هو أكثر أهمية ، لأننا نريد الإبتعاد عن النفط وتنويع -- وهناك الكثير من الفرص في هذا البلد الكبير ، كما هو الحال في العديد من البلدان في أفريقيا -- ما كان لافتا أن الكثير من هذا النمو جاء ليس من قطاع النفط وحده ، ولكن من قطاعات غير نفطية.

- petrol kulesinde.
-منصة نفطية. -جيم: