- Seninle hiç tanışmadık. - Seni kastetmedim, önemsiz taşıyıcı. | Open Subtitles | لم نلتقِ قط - ليس أنت أيها الحامل التافه - |
Biz... hiç tanışmadık, ama ben senin mekanını alan adamım. | Open Subtitles | لم نلتقِ أبداً ولكنني الرّجل الّذي أخذ مكانك. |
Dünden önce seninle hiç tanışmadık, doğru mu? | Open Subtitles | أنا وأنت لمْ نلتقِ قط قبل البارحة، صحيح؟ |
Bir süredir görüşmedik ve konuşmadık biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّنا لم نلتقِ أو نتحدّث منذ فترة. |
Lisenin son sınıf öğrencileriydik, ama hiç tanışmamıştık. | Open Subtitles | كنا بالسنة الأخيرة بالمدرسة الثانوية، ولكننا لم نلتقِ قط |
Çok zeki bir kadın. Aslında hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | إمرأة رائعة لم نلتقِ في الحقيقة |
Yalnız biz hoş şekilde tanışmadık. Biz berbat bir şekilde tanıştık. | Open Subtitles | إلّا أننا لم نلتقِ بصورةٍ جذّابة، بل بصورة دنيئة مريضة. |
Merhaba. Ben Donald Morton. Henüz tanışmadık. | Open Subtitles | مرحباً ، أنا دونالد مورتون- لم نلتقِ قبل الآن |
Hiç tanışmadık. Beni tanımıyorsunuz. | Open Subtitles | نحنُ لم نلتقِ من قبل ولستم تعرفونني |
- Nasıl oldu da hiç tanışmadık? | Open Subtitles | كيف لم نلتقِ أبداً بحق الجحيم؟ |
Sanmıyorum. Hayır, daha önce tanışmadık. | Open Subtitles | لا أعتقد ذلك، لم نلتقِ قط |
tanışmadık. Ben kapı komşunuz Norma Seabury. | Open Subtitles | لم نلتقِ من قبل، أدعى (نورما سيبوري) جارتكم |
Daha önce hiç tanışmadık, değil mi? | Open Subtitles | لم نلتقِ من قبل ؟ أليس كذلك ؟ |
Uzun zamandır görüşmedik. | Open Subtitles | لم نلتقِ منذ وقت طويل. |
Bir daha hiç görüşmedik. | Open Subtitles | أجل، لم نلتقِ بعد ذلك |
Aynı mahallede büyümüştük ama hiç tanışmamıştık. | Open Subtitles | لقد نشأنا في الحيّ نفسه ولكننا لم نلتقِ قبل ذلك |
Nasıl oldu da hiç karşılaşmadık? | Open Subtitles | كيف لم نلتقِ من قبل؟ |
Yani bu alternatif evrende ben Yüzbaşıyım ve biz hiç tanışmamış mıyız? | Open Subtitles | إذن في ذلك العالم المُوازي، كنتُ النقيب، وأنا وأنت لمْ نلتقِ قط؟ |
Üç saat boyunca hiç tanışmamışız gibi davranabildin. | Open Subtitles | ثلاث ساعات سويًّا وكأنّا لمْ نلتقِ مِن قبل. |
Son zamanlarda Laura'yla pek görüşmemiştik. | Open Subtitles | لم نلتقِ أنا و"لورا" مؤخراً |
Sanırım hiç tanışmasaydık bu ikimiz içinde daha iyi olurdu. | Open Subtitles | أعتقد أننا لكنّا سنكون أفضل حالاً لو لمْ نلتقِ أبداً. |
Onlar, henüz tanışmadığımız arkadaşlarımızdır. | Open Subtitles | لا يوجد غرباء فقط أصدقاء، لم نلتقِ بهم بهم |
Daha önce tanışmadığımıza emin misin? | Open Subtitles | أمتأكدة من أننا لم نلتقِ من قبل؟ |
Çok yakın arkadaşlar değildik. Burada tanıştık. Ama iyi insanlardı. | Open Subtitles | ليسوا أصدقاءً مقربين فلم نلتقِ إلا هنا, و لكنهم كانوا رجالاً صالحين |