Üç gün boyunca ölü bir adamın yanında uyudum, sırf onun payı olan bir kaşık küflü ekmeği almak için. | TED | نمتُ بجانب جثة رجل ميت لمدة ثلاثة أيام، للحصول فقط على حصته من ملعقة خبز متعفن. |
Araba kullanmak için fazla içkiliydim bu yüzden kanepede uyudum. | Open Subtitles | لقد كنا نشاهد المباراة لقد كنتُ ثملاً للغاية كي أقود سيارة , لذا نمتُ على الأريكة |
Bütün gece hazırlandım, sadece iki saat uyudum ama bugün mahkemede olacak her şeyi sana söyleyebilirim. | Open Subtitles | نمتُ لمدة ساعتين، لكن يمكنني أن أخبرك بكلّ لظة بشأن ماسيحدث بالمحكمة اليوم. |
Aynı yatakta bile yatmadık. Ben yerde yattım. | Open Subtitles | نحن حتى لم ننم على السرير نفسه لقد نمتُ على الأرض |
Gereğinden fazla koçla yattım ve eğer bir şey olduysa da o da; beni uyutmadıklarıdır. | Open Subtitles | لقد نمتُ مع الكثير من المُدرّبين، وإن كان يُساعد، فقد جعلني صاحية. |
İyi uyumuşum. | Open Subtitles | لقد نمتُ بعُمق. |
Sormanıza sevindim ama ben.. üst katta uyudum | Open Subtitles | أشكر اهتمامك , لكن بالحقيقة لقد نمتُ في الأعلى |
Kısacık ve çok rahatsız eden kanepede uyudum. | Open Subtitles | نمتُ إلى جواره على الأريكة والتي كانت قصيرة وغير مريحة |
Gece boyunca uyudum ve asla yapmadım. | Open Subtitles | نمتُ من بداية الليل إلى نهايتة تماما و أنا لا أفعل ذلك أبداً |
Deneyimlerimden sonra çocukluğumun yatağında uyudum. | Open Subtitles | بعد أختباري النفسي.. نمتُ في فراشِ طفولتي |
Bütün gece hazırlandım, sadece iki saat uyudum ama bugün mahkemede olacak her şeyi sana söyleyebilirim. | Open Subtitles | نمتُ لمدة ساعتين، لكن يمكنني أن أخبرك بكلّ لظة بشأن ماسيحدث بالمحكمة اليوم. |
Sence ben yedim mi, uyudum mu yüzbaşı? | Open Subtitles | أتعتقد أنّني أكلتُ و نمتُ ، أيّها القائد؟ |
Kayda geçsin ki ben çarşafların üstünde yattım. | Open Subtitles | لتعلمي ، لقد نمتُ في الجزء العلوي من السرير |
Yerde yattım. Sana kahvaltı hazırlamak istedim. | Open Subtitles | لقد نمتُ على الأرض لقد أردتُ بأن أعدّ لكِ الفطور. |
Gerçek şu ki, bir anda boşluğuma geldi ve senle yattım, ama yatmamalıydım. | Open Subtitles | الحقيقة هي أني في لحظةِ ضعف نمتُ معك وما كان يفترض بهذا أن يحصل |
Gerçek şu ki, bir anda boşluğuma geldi ve senle yattım, ama yatmamalıydım. | Open Subtitles | الحقيقة هي أني في لحظةِ ضعف نمتُ معك وما كان يفترض بهذا أن يحصل |
Tanrım,şekerlemem boyunca uyumuşum. | Open Subtitles | اوه،ياإلهي، نمتُ خـلال غفـوتي |
Sanırım yanlışlıkla üstüne yatmış olabilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنني نمتُ عليه بطريقة خاطئة |
Ben de birkaç kere uyumuştum. | Open Subtitles | نمتُ على البعض منها |
- Hayır, dün gece burada değildim. Kayınpederimde kaldım. | Open Subtitles | لا، يارجل لم أكن هنا بالأمس لقد نمتُ بمنزل والدا زوجتي |
Bu aralar tıpkı bir bebek gibi uyuyorum. | Open Subtitles | أننى نمتُ فى تلك الأيم كالرضيع |
Dün gece maçı izlerken uyuya kalmışım. | Open Subtitles | حسناً؟ نمتُ أثناء مُشاهدة المُبارة في الليلة الماضية. |
Bunu şimdiye kadar yattığım kişilere bile söylemedim. | Open Subtitles | ولم أقلها من قبل حتى للناس الذين نمتُ معهم. |
İyiyim. Tanrım, uyuyakalmışım. Hoşçakal. | Open Subtitles | اوه ، انا بخير اوه يا الهي ، لقد نمتُ طويلاً ، مع السلامة |