Bu ise sanatın tamamen yeni bir şeklini keşfettiğimiz nokta, kulaklarımızın şu an duyamadığı bir müzik türü. | TED | وربما هذا هو التاريخ الذي سنكتشف فيه نوعاً آخرَ جديداً كليّاً من الفن، نوعاً جديداً من الموسيقى لم تسمعه أذن من قبل. |
Bugün size yeni bir tür harita | TED | في هذا اليوم، أريد أن أريكم نوعاً جديداً من الخرائط. |
Dr. Farmer ve ekibi ile yeni bir hastane modeli tasarlamak ve inşa etmek üzere oradaydım. | TED | كنت هناك لأصمم وأبني نوعاً جديداً من المستشفيات بمساعدة د.فارمر وفريقه. |
Lovecraft, çağının seri bilimsel gelişimine yanıt veren yeni bir tür korku yaratma arayışına girdi. | TED | لذلك سعى الكاتب لافكرافت لاستحدَاث نوعاً جديداً من الرعب، نوعاً يواكب التقدم السريع الذي حدث في عصره. |
Ve yeni bir müzik türü doğdu. | TED | و بالتالي وُلِد نوعاً جديداً من الموسيقى. |
- İşte gelecek kurmanın yolu! Bugün, yeni bir çeşit Amerikan peyniri aldım çırpıImış. | Open Subtitles | أنا قد إشتريت نوعاً جديداً من الجبن الأمريكي. |
Yani, dalga geçmek istememiştim, ama endişe yeni bir tedavi yöntemi değilse... | Open Subtitles | أنا لا أريد لمشواري أن ينتهي لكن إن لم يكن القلق نوعاً جديداً من العلاج بطاقتك |
Oraya yeni bir algı mekanizması yerleştirmişler. | Open Subtitles | لقد أنشأوا نوعاً جديداً من شبكات كشف الحركة |
yeni bir tür imparatorluk kurucusu olacaktı. | Open Subtitles | سيكون نوعاً جديداً من بُناة الإمبراطوريات |
yeni bir organizma türü ortaya çıkardı: Kolektif virüs. | Open Subtitles | لقد صنع نوعاً جديداً من المتعضّيات, كان مشتركٌ فايروسي |
Londra'da her gün kalemimi yeni bir tür Djeli olmak için mürekkebe daldırdım. | Open Subtitles | كل يوم في لندن أغمس ريشتي في الحبر لأصبح نوعاً جديداً من راوية القصص |
yeni bir yakıt türü keşfettik. | Open Subtitles | لقد أكتشفنـآ نوعاً جديداً من الوقود |
Dave Sifry Technorati'de nasıl çalışmaya başladı?, ...tam anlamıyla Shirky olarak başladı -- kendi eserini yayımladıktan sonra -- ...aslında sadece, yeni bir tür öncelik verdi yeniliklere | TED | ولذا ما بدأ ديف سيفري في تكنوراتي العمل عليه، حرفياً كما بدأ شيركي-- بعد أن نشر مقالته-- كان شيئاً في الاساس أعطى نوعاً جديداً من الأولويات للقادمين الجدد. |
Hilbert'in burada yaptığı yeni bir matematik tarzı yaratmaktı; | Open Subtitles | ما كان يفعله (هيلبيرت) هو إنشاء نوعاً جديداً من الرياضيات، |
Ben, bir sayborg antopolojist olarak, aniden dedim ki, "Vay canına. Şimdi biz insan türünün yeni bir formuyuz. Ve şu göz alıcı kültürlere bakın. Şu ilginç ritüellere bakın, bu teknolojinin etrafında herkesin yaptıklarına. | TED | وانا وعلى اعتباري " عالمة بشرية سايبورغ " قلت ذات مرة .. " آها .. وااو .. لقد غدونا فجأة نوعاً جديداً من السلالة البشرية .. انظروا الى هذه الثقافة الجديدة .. انظروا الى هذه الطقوس المثيرة للفضول .. التي يقوم بها هذا الفصيل بالقرب من التكنولوجيا .. |
Sizlere yeni bir fotoğrafçılık türü sunuyorum, femto-fotoğrafçılık, yeni bir görüntüleme tekniği. O kadar hızlı ki hareket halindeki ışığı yavaş çekim görüntüleyebiliyor. | TED | أقدم لكم نوعاً جديداً من التصوير تصوير فيمتو (Femto) تقنية تصوير جديدة وسريعة لدرجة أنه يمكنها إنشاء فيديوهات بطيئة لضوء يتحرك. |
Paul burada yeni bir kelebek türü keşfetti. | Open Subtitles | اكتشف (بول) نوعاً جديداً من العث. |
Bundan haberdarım çünkü birçok kişi Reis Haraldson'u nasıl öldürdüğünü ve yeni bir cins gemi inşa edip ilk defa batıya yelken açtığını ve İngiltere Kralı'nı yendiğini anlattı. | Open Subtitles | ...وبنيت نوعاً جديداً من السفن الأولى من نوعها التي تبحر تجاه الغرب ! |
Bundan haberdarım çünkü birçok kişi Reis Haraldson'u nasıl öldürdüğünü ve yeni bir cins gemi inşa edip ilk defa batıya yelken açtığını ve İngiltere Kralı'nı yendiğini anlattı. | Open Subtitles | ...وبنيّت نوعاً جديداً من السفن الأولى من نوعها التي تبحر تجاه الغرب ! |
Paul burada yeni bir kelebek türü kesfetti. | Open Subtitles | اكتشف (بول) نوعاً جديداً من العث. |