"هؤلاء الصغار" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Bu yavrular
• Bu çocukların
• Bu çocuklar
• Bu çocukları
• bu bebekleri
• bu yavruları
• o çocuklar

Bu yavrular ağacın tepesindeki bir yuvada doğdu ve ilk kez toprağa ayak basmak üzereler.
وُلد هؤلاء الصغار في عُش عالياً في الشجرة، وهم على وشك الهبوط للأرض للمرة الأولى.

Bu yavrular, kısa süren Antarktika yazını en iyi şekilde değerlendirmeye hazır ve de hevesli.
هؤلاء الصغار مستعدون و متلهفون الآن للإستفادة من الصيف القطبي القصير إلي أبعد الحدود.

Bu çocukların şova katılacağına inanamıyorum. Gerçekten ödün kopmuş gibi görünüyordun.
لا يمكنني ان اصدق اي من هؤلاء الصغار سيشارك في البرنامج بعد رؤيتك

Bakın, Bu çocukların çoğu toplamayı zor yapıyorken geometriyi öğrenemiyor.
الكثير من هؤلاء الصغار بالكاد يستطيع الجمع و أنتم تريدون تعليمهم علم الجبر؟

Bu çocuklar nasıl olurda istatistik yapıyor olabilir?
فكيف يُعقل أن هؤلاء الصغار يقومون بإحصاءات ؟

Memphis, sanırım Bu çocukları şehrin dışına nasıl çıkarıcağımızı düşünme vakti geldi çünkü...
ممفيس،حان الوقت للتفكير بشأن كيفية إخراج هؤلاء الصغار من المدينة،لأنه...

Gözümden uzakta tutamıyorum bu bebekleri.
أجل، بالتأكيد، لم أكن لأدع هؤلاء الصغار بعيداً عن نظري

Sendeki vücut bende olsa bu yavruları karıncayiyen gibi silip süpürürdüm.
من فضلِك. لو كان لدي أصابعكِ كنت سأقوم بمص هؤلاء الصغار مثل الحيوانات آكلة النمل

Bu yavrular, kisa suren Antarktika yazini en iyi sekilde degerlendirmeye hazir ve de hevesli.
هؤلاء الصغار مستعدون و متلهفون الآن للإستفادة من الصيف القطبي القصير إلي أبعد الحدود.

Ama Bu yavrular onun yaşam alanının zorluğunun üstesinden geldiğinin kanıtı.
لكن هؤلاء الصغار دليل على أنها تغلّبت على تحدّيات موطنها

Ama doğal olarak, Bu yavrular çok meraklılar.
لكن هؤلاء الصغار فضولية بطبيعتها

Bu çocukların her biri hayatta çünkü annen, onları öldürmene engel oldu.
كل فرد من هؤلاء الصغار على قيد الحياة لأن، والدتك أوقفتك عن قتلهم

Bu çocukların yarısı İç Savaş'ın
كما ترى، نصف هؤلاء الصغار يظنون أن الحرب الأهلية

Müdüre göre Bu çocukların vasileri var. Peki.
وفقاً للمديرة، هؤلاء الصغار لديهم أوصياء - لا بأس.

Bu çocukların hepsi suçlu, değil mi?
جميع هؤلاء الصغار مدانون , أليس كذلك؟

Bu çocuklar başarabilir demiştim.
لقد أخبرتك أن هؤلاء الصغار بوسعهم فعلها.

Sebep Bu çocuklar. Onları izlemeyi seviyorum, bilirsin ya?
هؤلاء الصغار, أحب أن أراهم, تعلم ذلك

Bu çocukları sen kanatlarının altına aldın.
يجب أن تأخذ هؤلاء الصغار تحت جناحك

bu bebekleri soğutucuya geri koyalım.
لنعد هؤلاء الصغار إلى سبات عميق

Bunu yapıyorlar çünkü, bu yavruları... sıcak tutmak gibi özel bir annelik görevi yapıyorlar, çünkü, sıcaklık olmadan bu yavru arılar büyüyüp gelişemez.
يقومون بهذا لإنهم منوطون بدور خاص في رعاية هؤلاء الصغار بإبقائهم دافئين، لإنه بدون ذلك الدفء لا يمكن لهؤلاء الصغار النمو والتطور.

İşte beni endişelendiren şeylerden birisi, bugün daha genç nesile ait o çocuklar nereye gidiyorlar?
ولكن كانت إحدى الأشياء التي أقلقتني , هى إلى أين يذهب هؤلاء الصغار في هذه الأيام.