Evet. Bir alışma meselesi, tabii ki. Ama o her zaman Harvard'a gitmek istemiştir. | Open Subtitles | نعم, إنه تعديل بالطبع ولكنها دائما تقول بأنها تريد الذهاب إلى هارفورد |
Dört yaşındayken ona Harvard sveteri almıştım. | Open Subtitles | أشتريت لها بلوزة هارفورد عندما كانت بالرابعة |
Harvard'a gitmek zorunda da değil. Belki gitmemesi gerekiyor. | Open Subtitles | ليس عليها أن تذهب إلى هارفورد وربما لايجب عليها |
Bir an hayal edin, karşınızdaki Tim Harford yerine, Hans Rosling grafiklerini size sunuyor. | TED | تخيلوا للحظة انه وبدلاً من " تيم هارفورد " الواقف امامكم يقف امامكم " هانس روزلينج " و رسومه البيانية |
Sadece Doktor Harford olduğumdan emin olmanız için New York Eyaleti tabipler odasından. | Open Subtitles | سيد (ميليتش) فقط دعنى أعرفك أننى حقاً دكتور (هارفورد) وهذة هى بطاقتى الطبية فى ولاية نيويورك |
Birisi mi konuştu? Rory olamaz. O çoktan Hartford yolunu yarıladı. | Open Subtitles | لا يعقل أنها روري فهي في منتصف طريقها إلى هارفورد |
Hartford'dan buraya otobüs, iki taraftan da otuz dakika. | Open Subtitles | وطريق الحافلة من هنا إلى هارفورد 30 دقيقة حتى لو سلك اي طريق |
Eğer Harvard ve Chilton bunu sana sağlayamayacaksa o zaman unut onları gitsin. | Open Subtitles | وإذا كانت هارفورد وتشيلتن لن تفعل ذلك لكي عندها أنسي أمرهم |
Ölene kadar hatırlayacağım 3 an var. Birincisi Harvard'dan mezun olurken babamın suratındaki ifade.. | Open Subtitles | ثلاثه اوقات ساتذكرهم لغاية اليوم الذي سأموت به الاول وجه والدي عندما تخرجت من الثانوية هارفورد |
Harvard mezunu ve altı dil konuşabiliyor. | Open Subtitles | و هو متخرج من جامعة هارفورد و يتحدث ستة لغات مختلفة |
Harvard Üniversitesi rektörüyle yemekte. | Open Subtitles | عن الدكتور جوودمان؟ إنه يتناول الغداء مع رئيس جامعة هارفورد |
Annem, Harvard'a mı, yoksa Stanford'a gideceğim hâlâ karar vermedi. | Open Subtitles | أمي لم تقرر بعد ما إذا كنت سأذهب إلى هارفورد أو ستانفورد |
- Harvard'a gideceğim. - Gerçekten de öyle. | Open Subtitles | أنا سوف أذهب إلى كلية هارفورد أنت حقا ً سوف تذهبين |
Doktor Harford'a bir merhaba demek ister misin? | Open Subtitles | هل تودين أن تقولى مرحباً لدكتور (هارفورد) ؟ |
Doktor Harford'ın kararıydı. Bunu dolabıma sen mi koydun? | Open Subtitles | انه كان قرار دكتور هارفورد |
Harford Caddesi'nin yanındaki bir çöplükte. | Open Subtitles | بمكان حقير قرب شارع هارفورد |
- Evet, arabası yerel yetkililer tarafından Harford Country nehrine batmış olarak bulundu. | Open Subtitles | ! صحيح، تم العثور على سيارتها من قبل السلطات المحلية. مغمورةً في نهرٍ (بمقاطعة (هارفورد. |
Polis memuru Harford orada bulunanlarla yapılacak görüşmeleri koordine edecek. | Open Subtitles | ستنسق الضابطة ( هارفورد ) على مقابلة كل من كان هناك |
Bana onunla dışarı çıkıp çıkmayacağımı sormak için ta Hartford'dan buraya geldi. | Open Subtitles | لقد قاد طوال الطريق إلى الحانة من هارفورد فقط ليطلب مني الخروج معه |
Tedavi yoktu. Fakat aslında 40'ların başlarında Hartford hastanesinin öncülüğünü yaptığı bir tedavi vardı. ve onun ne olduğunu tahmin edebilirsiniz. | TED | لم يكن هناك دواء. لكن كان يوجد علاج وحيد، و الذي كان لمستشفى هارفورد الريادة فيه فى أوائل الأربعينات، و يمكنكم تخيل ماذا كان ذلك. |
Yarın kasabada olacağım çünkü Hartford'da ders alıyorum... ve sokağın karşısında bir kahve dükkanı var... bazen aslında her zaman saat 4 gibi oraya giderim... genelde tam 4:12 de. | Open Subtitles | سأكون في البلدة غدا لأنني آخذ .... صف في ولاية هارفورد ... وهناك مقهى عبر الشارع |
Sayın Yargıç, İnanıyorum ki Bayan Sinclair Bayan Keating ve benim, Harward Hukukta sınıf arkadaşı olduğumuzu söylemeye çalışıyor. | Open Subtitles | (حضرتك أعتقد أن السيدة (سنكلير (تشير لحقيقة أني والسيدة (كيتنغ ... كنا زملاء دراسة في جامعة (هارفورد) للحقوق |