Harika. Oralarda bana bayıldılar. çok önemli bir kitap olacak. | Open Subtitles | عظيم ، لقد أحبوني هناك جداً سيكون كتاباً هاماً جداً |
Yani gelir düzeyi, toplumlarımızın içinde çok önemli bir şeyi ifade ederken toplumlar arasında hiçbir şey ifade etmiyor. | TED | لذا فالدخل يعنى شيئاً هاماً جداً فى مجتمعاتنا ، ولكن لا يعني شيئاً ولا يؤثر فيما بينها. |
Bak Jacob senden çok önemli bir şey yapmanı isteyeceğim. | Open Subtitles | الأن ، جاكوب ، سأطلب منك أن تفعل شيئاً هاماً جداً |
"Yani, gerçekten önemli bir şeyi bırakıyorsan, geri gelip onu alırsın." | Open Subtitles | أعني أنك لو تركت شيئاً هاماً جداً خلفك ، فستعود لتأخذه |
Benim için çok önemli bir haftaydı. | Open Subtitles | لأن هذا كان أسبوعاً هاماً جداً بالنسبة إلي |
çok önemli bir şeyi atlıyorsun. | Open Subtitles | لقد نسيتى شيئاً هاماً جداً |
Sanki çok önemli bir şeyi unutmuş gibiyim. | Open Subtitles | ...أشعر وكأنني نسيت شيئاً هاماً جداً |
Sanki çok önemli bir şeyi unutmuş gibiyim. | Open Subtitles | ...أشعر وكأنني نسيت شيئاً هاماً جداً |
çok önemli birkaç işimi bitirmedim. | Open Subtitles | غادرت عملاً هاماً جداً عالقاً |
Kulağa çok önemli geliyor. | Open Subtitles | هذا يبدو هاماً جداً |
Ama yine de çok önemli bir soru. | Open Subtitles | لكنه يبقى سؤالاً هاماً جداً ... . |
Tüm bunlar bitince, önemli bir ders almış olacağım. | Open Subtitles | حسناً , أعتقد أنَّ الأمر إنتهى تماماً لقد تعلمت درساً هاماً جداً |
Bire bir ilgileneceğim kadar önemli bir kişi değil, ama bu dümbeleklerden birisi onu öldürürse biten ben olurum. | Open Subtitles | ليس هاماً جداً كي أتحدث إليه بشكل مباشر لكن لديه اتصالات كافية بحيث إن قتله أحد هؤلاء الأغبياء |