Hamburg'a 11 istasyon var ve her istasyonda ikişer sivil polise ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | احدى عشر محطة من هادستن و هامبورغ سيكون لدينا رجلين في كل مخرج |
Galiba Hamburg'ta aktarma olacak. | Open Subtitles | اعتقد بأنه سيكون علينا أن نتوقف في هامبورغ |
Sonrasında Hamburg'da yaşadım, çünkü orada liman var. | Open Subtitles | ثم انتقلت إلى هامبورغ بسبب وجود ميناء فيها |
Hamburg'dan ayrıldıktan sonra Güney Amerika'ya gittim. | Open Subtitles | عندما رحلتُ من هامبورغ إتجهت إلى أمريكا الجنوبية |
- Buraya gelirken taktığınız şapka Homburg marka. | Open Subtitles | -ما الذي تتحدث عنه؟ -القبعة التي إرتديتها صباح اليوم . إنها "هامبورغ". |
Annem beni Hamburg yakınlarındaki bir köye büyük annemle teyzemin yanına gönderdi | Open Subtitles | أخذتني أمي لبيت جدتي وخالتي في قرية قريبة من هامبورغ |
Bu hurda parçası olmasaydı hala Hamburg'taydım, burada değil! | Open Subtitles | لو لم أقم بشراء هذه القطعة لكنت الأن لا أزال في هامبورغ وليس هنا |
Tabiki elinde lazerle kesilmiş araç anahtarı yoksa Hamburg'tan buraya direk yollanmışlardan. | Open Subtitles | نعم،مالم تحصل على مقص ليزري لمفتاح الاستقبال والارسال ترسله مباشرة إلى التاجر الأمريكي من هامبورغ |
Tabii Hamburg'dan gelen sinyalleri alabilecek anahtarın yoksa. | Open Subtitles | نعم،مالم تحصل على مقص ليزري لمفتاح الاستقبال والارسال ترسله مباشرة إلى التاجر الأمريكي من هامبورغ |
Hamburg Yahudileri, Ekim sonunda korku ve endişeyle bekliyor oldukları haberi aldılar. | Open Subtitles | وبنهاية إكتوبر يهود هامبورغ سمعوا الأخبار التي كانوا يخشونها |
Eskiden Hamburg'daki karanlık mekânlarda çalardık. Hatırladın mı, Paul? | Open Subtitles | كنا نغني في النوادي المظلمه في هامبورغ تتذكر ذلك , بول؟ |
Ajan Scott'a olanlarla Hamburg uçağı arasında bir bağlantı buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت رابطا بين رحلة هامبورغ وماحدث للعميل سكوت |
CDC'ye göre Hamburg uçağı sentetik bir bileşimden etkilenmiş. | Open Subtitles | الـ سي دي سي قالت أن رحلة هامبورغ تأثرت نتيجة لعطب تقني |
Hamburg'da bir banka hesabı vardı ve 200.000 dolar gibi bir çek aldığımda büyük kısmı Mark'a geri dönüyordu. | Open Subtitles | وهناك حساب بنكي في هامبورغ وكنت احصل على شيك بقيمة 200 الف ويعود في اغلبه الى مارك |
Issa Karpov, Hamburg'ta biriyle bağlantı kurmayı amaçlıyor gerçekten de. | Open Subtitles | عيسى كاربوف في الحقيقة يبحث عن تواصل في هامبورغ |
Sizin yardımınızla efendim, Hamburg'ta saygın bir hayat kurmak istiyorum. | Open Subtitles | أتمنى يا سيدي وبمساعدتك لصنع حياة كريمة في هامبورغ |
- Tüm bunları biliyorsunuz. Nasıl oluyor da, Guantanamo'da bir hücrede çürümek yerine, hala Hamburg sokaklarında geziyor. | Open Subtitles | تعلمين كل ذلك فلماذا لا يزال طليقًا في هامبورغ |
İkiye kadar Hamburg'a gidip dönmemiz lazım. | Open Subtitles | علينا أن نكون إلى هامبورغ ومرة أخرى بواسطة 02: 00. |
Homburg'un ismi değişti Bay Thackeray. | Open Subtitles | تم إعادة تسمية "هامبورغ" سيد (ثاكري). |