Benim ölçütlerime göre bu çok da önemli bir dizayn değil, ama sosyal açıdan oynadığı rol çok önemli. | TED | مقياسي لهذا كونها شيء مهم في الصميم هو ليس كيف تبدو لكن حقيقة أنها تؤدي مهام اجتماعية هامة جداً |
Peki, dinle. Telefonda çok önemli bir satış görüşmesi yapacağım. | Open Subtitles | حسناً، سأخبرك ماذا أنا خارج لأجل مكالمة مبيعات هامة جداً |
Konuşmayı bitirirken, bu yönde benim için çok önemli olan birkaç fotoğraf göstermek istiyorum. | TED | أريد أن أريكم الآن، في النهاية القليل من الصور التي بالنسبة لي هي هامة جداً في هذا السياق. |
Tuzağa düşen üç kişi hakkında biraz önce ilginç şeyler buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت أشياء هامة جداً بشأن الثلاثة أشخاص الواقعين في الفخ. |
Tuzağa düşen üç kişi hakkında biraz önce ilginç şeyler buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت أشياء هامة جداً بشأن الثلاثة أشخاص الواقعين في الفخ. |
çok önemli bir iş görüşmesi. | Open Subtitles | مقابلة هامة جداً |
Bence gerçeğin sorgulanması bakımından çok önemli bir mesajı var. | TED | أعتقد أنّه وفي سياق التساؤل عن الحقيقة، كانت الرسالة هامة جداً. |
Unutmayalım, Dünya'nın derecesini düzenlemede bulutların çok önemli bir yeri var, gezegeni hem soğutuyorlar hem de ısıtıyorlar. | TED | لكن تذكروا أن الغيوم هامة جداً لتنظيم درجة حرارة الأرض، وهي تقلل وتزيد حرارة الكوكب في آن واحد. |
-Evet ama onları da görmek istersin. çok önemli filmlerdir. | Open Subtitles | نعم، لكن ستودين رؤيتهم بعدها أفلام هامة جداً |
Amerika'nın bazı en iyi sanatçılarının şaheserleri sadece çok önemli toplantılara başkanlık eden kişilerce görülebilen bir promosyon ya da başka bişekilde. | Open Subtitles | تحتوي أفضل أعمال الفنانين يراها فقط أناس يستعدون لمقابلات هامة جداً ترقية |
Bu tabloları yalnızca çok önemli toplantılara katılan... terfi eden... ya da kovulanlar görebilir. | Open Subtitles | يراها فقط أناس يستعدون لمقابلات هامة جداً ترقية أو ما شابه |
"14. yüzyılın daha ilk yıllarında, çok önemli bir olay gerçekleşti. | Open Subtitles | "في أول يوم من القرن الرابع عشر وقعت حادثة هامة جداً" |
Ele geçirme olaylarında çok önemli olan gözbebeğii genişlemesine karar vermek için kullandığımız kamera. | Open Subtitles | هذه الكاميرا نستخدمها لتحديد إتساع حدقة العين هي هامة جداً لحالات الإستحواذ |
Fiziksel bir yapı oluşturmak için poz vermek çok önemli bir araçtır. | Open Subtitles | شده ارفع عضلة فخذك قليلاً الوقفة هامة جداً لبناء جسم مثالي |
Lütfen bunun çok önemli bir toplantı olduğunu unutmayın. | Open Subtitles | رجاء تذكروا هذا, جلسة الإستماع هامة جداً |
İşin aslı, çok önemli uluslararası bir gala işi aldım. | Open Subtitles | في واقع الأمر لدي مأدبة عشاء عالمية هامة جداً |
Bugün çok önemli bir görevim var sanırsam bana yardım edebilecek kişi sensin. | Open Subtitles | لدي مهمة هامة جداً اليوم و أظنّكَ الشخص الوحيد القادر على مساعدتي |
çok önemli bir iş görüşmesi. | Open Subtitles | مقابلة هامة جداً |