Bu ceket en güzel şey değil, anlıyor musun? | Open Subtitles | هذا الجاكيت ليس افضل شي موجود أتفهم قصدي؟ |
Bu ceket en güzel şey değil, anlıyor musun? | Open Subtitles | هذا الجاكيت ليس بالأفضل أنت تعلم ما قلته؟ |
Umarım bunu yanlış anlamazsın ama, O ceket ve kravat ile rahat olamazsın. | Open Subtitles | أُحب هذه اللعبه آمل أن لاتأخذي ذلك بطريقه خاطئه ولكن,لايمكنكِ أن ترتاحي في هذا الجاكيت أو بتلك الربطه |
Bir dakika, eğer O ceket uğurluysa bütün şansımızı Testin İcabına Bakmak'a vermiş bulunuyoruz. | Open Subtitles | أنتظروا ، اذا كان هذا الجاكيت جالب للحظ نحن أعطينا كل الحظ الجيد الي |
- Şansımız varken o ceketten kurtulmalıydık. - Neden kurtulmadınız? | Open Subtitles | -كان علينا التخلص من هذا الجاكيت عندما حانت لنا الفرصة؟ |
O iş görüşmesine hepimizin hayatımızın en kötü gününü yaşadığımız ceketle gidecek. | Open Subtitles | انه ذاهب الي مقابلة عمل بـ هذا الجاكيت كل من أرتدي هذا ، كان يومه أسوء يوم في حياته |
o ceketi bir daha görmeyeceğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقدت أنني لن أري هذا الجاكيت مرة أخري |
Hep şu pis ceketini giyiyor. | Open Subtitles | إنه يرتدي هذا الجاكيت اللعين دائما ً |
Pekâlâ, bu elbiseyi ve bu ceketi dene. | Open Subtitles | -حقاً؟ حسناً, جربي هذا الفستان مع هذا الجاكيت. |
- Bayan Lemon, sizce de Bu ceket biraz... şuralarından çekmiş gibi değil mi? | Open Subtitles | هل هذا الجاكيت مكرمش قليلا ؟ |
Bu ceket oğlumundu. | Open Subtitles | هذا الجاكيت كان يخص ابني |
Evet. Bu ceket tam bir kabus. | Open Subtitles | نعم, هذا الجاكيت كابوس مزعج |
Mesela Bu ceket... | Open Subtitles | خذ هذا الجاكيت كمثال |
Söyle bakalım. O ceket fazlasıyla dar koçum. Anladın mı? | Open Subtitles | هذا الجاكيت ضيق يا فتى |
Koçum, O ceket fazlasıyla dar. | Open Subtitles | هذا الجاكيت ضيق |
O ceket senin büyüdüğün adadan daha değerli Doktor Chiquita. | Open Subtitles | هذا الجاكيت يساوي أكثر من الجزيرة (التي تربيت فيها, يا دكتور (تشاكيتا |
Bütün arkadaşlarım o ceketten nefret ediyordu. Olamaz. Bunun üzerinde kedi tüyü mü var? | Open Subtitles | كل اصدقائي يكرهون هذا الجاكيت اوه , لا يوجد عليها شعر قطه قبلها, قبلها لقد قمنا بذلك قمنا به كثيرا |
o ceketten kurtulmamız lazım. | Open Subtitles | حسناً ، علينا التخلص من هذا الجاكيت |
Sanırım o ceketten nasıl kurtulacağımızı biliyorum. | Open Subtitles | أعتقد ، أعلم كيف نتخلص من هذا الجاكيت |
Palyaçoya benziyorsun bu komik ceketle. | Open Subtitles | انت تبدو كمهرج في هذا الجاكيت الغبي |
o ceketi hemen A.D.'ye götürmemiz gerek. | Open Subtitles | علينا أن نعطي هذا الجاكيت لآي دي. |
En son ne zaman yıkadın ceketini? | Open Subtitles | متى اخر مرة غسلت هذا الجاكيت ؟ |
Babam öldüğünde bu ceketi bana bırakmıştı. | Open Subtitles | أبي أورثني هذا الجاكيت عندما توفي |